Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü üzerine düzenlediği basın toplantısında konuşan Atalay, geçim zorluğunun her geçen gün daha da derinleştiğini ifade etti.
“2 Milyon Alanlar Bizi Konuşuyor, Günahını Biz Çekiyoruz”
Asgari ücretlinin hayat mücadelesiyle lüks gelir gruplarının duyarsızlığını karşılaştıran Atalay, "Ayda 2 milyon TL maaş alanlar asgari ücretliyi tartışıyor. Biz bu yükü daha fazla taşıyamayız" diyerek tepki gösterdi. TÜRK-İŞ, asgari ücrette sadece rakamsal değil, sistemi dönüştüren bir reform talep ediyor.
İşçi Bulunamıyor, Maaşlar "Köle Ücreti" Seviyesinde
Atalay, kamu işçilerine ödenen maaşların da yetersiz olduğunu belirterek, 34 bin – 40 bin TL arasında değişen ortalama ücretlerle dahi nitelikli iş gücünün bulunamadığını söyledi. Bu maaşları “köle ücreti” olarak niteleyen Atalay, emekçinin hakkının pazarlık unsuru yapılmaması gerektiğini vurguladı.
Toplu Sözleşme Sürecinde Grev ve Arabulucu Vurgusu
Demiryollarında süren toplu sözleşme görüşmelerine de değinen Atalay, 5 Mayıs’ta sürecin tarafsız arabulucuya taşındığını, yasal süre kapsamında 15 gün içinde çözüm bulunmazsa 2 ay içinde grev kararı alınmak zorunda kalınacağını ifade etti. Ayrıca 12 Eylül döneminden kalan grev yasaklarının hâlâ geçerli olmasını eleştirdi.
"Asgari Ücrette Reform Yapılmadan Masaya Oturmayız"
TÜRK-İŞ, asgari ücretin belirlenme yöntemine de itiraz ediyor. Atalay, mevcut sistemin işçiyi korumadığını ve TÜRK-İŞ olarak yapısal bir değişiklik yapılmadan asgari ücret görüşmelerine katılmayacaklarını duyurdu. Adil ve dengeli bir komisyon kurulması gerektiğini belirtti.
Tüm Taraflar Dahil Edilmeli, Ancak Öncelik Asgari Ücretlinin Yanında Olmak
"Bu ücretle geçinmek mümkün değil" diyen Atalay, TÜRK-İŞ'in sadece kendi üyelerinin değil, tüm çalışan kesimin hakkını savunduğunu vurguladı. Sürece herkesin katılımını önemsediklerini ancak her koşulda asgari ücretlinin yanında olmaya devam edeceklerini söyledi.
