Türkiye’nin dört bir tarafından farklı hastanelerden saglikpersoneliHABER.net sitemize ulaşan sağlık çalışanları, “bizler eksik malzeme, sınırlı ekipman ile bu salgınla mücadele etmekde zorlanıyoruz. Korkuyoruz!!! Eksik ekipman yüzünden virüs kapmaktan ve özellikle bu virüsü annemize, çocuğumuza yani sevdiklerimize taşıyacağımız endişesi nedeniyle sınıfr moral ve motivasyonla çalışıyoruz” mesajları atıyorlar. 

Koruyucu ekipman olmadan materyal taşıtmaya zorlanan sağlık personellerine eziyet edilmeden derhal vazgeçilmelidir. Hastadan alınan materyalin halk sağlığı laboratuvarına götürülürken bile koruyucu ekipmansız götürüldüğü sitemize ulaşan bilgiler arasında.

Yetkililere sesleniyoruz! Ekipman sorunu artık Bakanlığın ilk olarak ve acilen çözüme kavuşturması gereken ilk konudur.

Mesaisini odasından çıkmadan, yandaş, arkadaş, eski dost, eski temsilci gibi Türkiye’nin sağlık politikasına zerre katkıları olmayan ama yağdanlık konusunda profesör bilgisine sahip kişilerle sohbet ederek geçiren idarecilerle bu MÜCADELE YÜRÜTÜLEMEZ!!! Mesai saatini bitirir bitirmez koşa koşa evine giden yada kendilerine özel oteller ayırt ederek en küçük bir yüz kızarması yaşamadan bunu dillendiren yöneticiler yüzünden motivasyonu kalmayan sağlıkçılar nereye kadar yalnız bırakılacaklar. 

Bugün Ankara’nın göbeğinde merkez laboratuvarında çalışanlar 1 ayda toplam 40 saat mesai yapacaklar 3 hafta evlerinde oturacaklar, ama aynı kurumun acil servisinde çalışanlar ise 144 hatta 168 saat çalışacak şekilde planlama yapan idarecilere dur diyecek bir makam, bir yetkili yok mudur? Koronavirüs testi pozitif çıkmış hastalar bulunan hastanede, maske takan personele şaşkınlık ifadesiyle “hayırdır niye takıyorsun” diye soran, bu yetmezmiş gibi odasından çıkmamanın rahatlığıyla olsa gerek, “bu kadar korkmayın, bişey olmaz” aklı vererek sevdiklerine virüs bulaştırma endişesi yaşayan sağlıkçılarla Ankara’da hastanelerde görev yapan idareciler dalga mı geçmekteler!! 

Bugün Ankara’nın belli başlı hastanelerinde bile hatta karantina hastanesi yapılan yerlerde bile kriz masası kurulmadan, herhangi bir idareci gözetimi olmadan, eksikler ve acil karar alınması gereken işlemler için bile telefonunu ya açmayan yada açtığında azarlar gibi konuşan idareciler varken, planlama adına hiç birşey yapmadan eve gidip, sorun söylendiğinde haftaya hallederiz lakayıtlığını gösteren referans AĞALARINA kim dur diyecek!

SAYIN BAKANIM; O KOLTUĞA NASIL OTURDUKLARINI ALLAH’A HAVALE ETTİLERİ İDARECİLERİNİZİN ARTIK ELLERİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALARI GEREK MİYOR MU?