Sağlık Sen Kocaeli Üniversitesi Şubesi, Kocaeli Üniversitesi önünde basın açıklaması yaparak üniversite idarecilerini eleştirdi.

Memur-Sen Konfederasyonuna bağlı Sağlık-Sen Kocaeli Üniversitesi 2 Nolu Şube Başkanı Mustafa Resul ve üniversite çalışanları tarafından KOÜ önünde basın açıklaması yapıldı. promosyon anlaşmaları ihaleleri tamamlandığı halde KOÜ idarecilerinin engeline takıldığı belirten Mustafa Resul, açıklamada şu ifadelere yer verdi “İnsanoğlunun ilim, irfan, erdem ve faziletlerini; eğitim ve öğretim yoluyla geliştirmek üzere faaliyet gösteren üniversitelerimizde; gün geçmiyor ki tüm bu değerlerin aksi yönde uygulamalara rastlamayalım…

“OLUMLU HAVA ESMİŞTİ AMA…”

Ülkemizin en köklü üniversitelerinden biri olan Kocaeli Üniversitesi ve Tıp Fakültesi Hastanesi’nde de adeta bu değerleri günden güne öğütmek üzere yapılanmış bir yönetim anlayışı sergileniyor maalesef. Üniversitemizde yakın zamanda bir Rektör değişimi yaşandı. Sn. Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle göreve başlayan Rektör hocamızın gelişiyle, Üniversitemiz atmosferinde son derece olumlu bir hava esmişti. Ancak geldiğimiz nokta itibariyle görüyoruz ki, suya sabuna dokunmamak, mevcut yapıyı korumak, köhneleşmiş ve kronikleşmiş sorunların bizzat sebebi olan yönetici ve idarecilerle çalışmak, ilim irfan yuvası üniversitemizi günden güne geriye götürmektedir. Bu durum en başta Sn. Cumhurbaşkanımızın reformcu, yenilikçi ve mücadeleci anlayışıyla taban tabana zıttır.

“SUNİ ENGELLERİNE TAKILIYOR”

Diğer tüm sağlık kuruluşlarında promosyon anlaşmaları ihaleleri tamamlandı. Fakat kurumumuzda uzun süredir yürütmekte olduğumuz banka promosyonu görüşmelerinin, maalesef egosu ve kibri dağları aşmış bir takım idarecilerin suni engellerine takılmakta olduğu herkesçe bilinmektedir. Tüm üniversite çalışanları, günümüz ekonomik şartlarıyla mücadele adına bir nebze rahat nefes almak için promosyon anlaşmasının neticesini beklerken, Rektör yardımcısı komisyon başkanının vurdum duymazlığı neticesinde süreç tıkamış kalmıştır. Sürece ilişkin paydaşlara hiç bir bilgi vermeksizin, bunun yerine yerel basından bir gazeteye demeç verilerek Ziraat Bankası’na yazı yazıldığı ve konuya ilişkin dönüş beklendiği belirtilmiştir.

“NEYİN DÖNÜŞÜ BEKLENMEKTE”

Şeffaflığın olmaması, muhatapların bilgilendirilmemesi belirsizliğe neden olmakta, çok farklı rakamların ve söylemlerin konuşulduğu dedikodulara meydan verilerek bilgi kirliliğine neden olunmaktadır. Bu nedenle son gelişmeler ışığında izaha muhtaç şu soruların sorulması elzem olmuştur. Ziraat Bankası’na yazılan yazının içeriği nedir? Neyin dönüşü beklenmektedir? Zaman olarak hangi tarih beklenmektedir? Şeffaflık ilkesi neden göz ardı edilmektedir? Kocaeli Üniversitesi’nde görev yapan kamu emekçilerinin haklı beklentisi; kurum çalışanlarını zerre umursamayan, ben komisyon başkanıyım astığım astık kestiğim kestik, kimseye ihtiyacım yok, kimse işime karışmasın hezeyanlarına sahip bir kişinin iki dudağı arasına terk edilebilir mi?

“SENDİKALARI DIŞARIDA NASIL TUTABİLİRSİNİZ”

Tek amacı çalışanların bankalardan daha yüksek promosyon bedeli almasını sağlamak olan sendikaları işin dışında tutmaya çalışmanın nasıl bir izahı olabilir. Buradan soruyoruz: Görev yaptığı Radyoloji Anabilim Dalı’nda geçtiğimiz günlerde kamuoyuna da yansıyan ve birçok kez basında da konu haber yapılan atadığı liyakatsiz ve ehliyetsiz birim sorumlusunun çalışanlara yaptığı mobbinglere sessiz kalan, yine birim sorumlularının kendi kendilerine nöbet ve icap yazarak kurumu zarara uğratmalarına ve tüm bunlara en ufak bir itiraz ses çıkaran çalışanları başka bölümlere göndermelerine sessiz kalan Sn. Ercüment Çiftçi’den çalışanların yararına olacak en ufak bir adım atması beklenebilir mi?

“KOÜ BİRİLERİNİN EGO TATMİN YERİ DEĞİL”

Biz tüm bu soruların cevabını çok iyi biliyoruz… Kocaeli Üniversitesi biri yada birilerinin ego tatmin yeri değildir! Kamu çalışanlarının yegane umudu olan Memur-Sen ve Sağlık-Sen teşkilatı olarak emek verip, alınteri döktüğümüz yuvamızı hiç kimsenin insafına terk etmeyeceğiz. Öncelikle çalışanlarımızın hak ettiği promosyon bedelini alması için, sonrasında da bir hizmet makamı olan koltukların liyakatli, erdemli ve ahlaklı ellere teslim edilmesi için sonuna kadar mücadeleye devam edeceğiz.”