9 Eylül Üniversitesinde döner sermaye ödemelerinde hiç bir açıklama yapmayarak kesinti uygulanması sürecinde sendikaların düzenlediği eylemlere katılan sağlık personelleri hakkında verilen kınama cezaları mahkemelerden dönmeye devam ediyor. Sendikaların Yönetim Kurulu kararıyla Hastane içerisinde sağlık çalışanlarının talep ve sorunları nedeniyle yapılan basın açıklamasına katılan, atoplantı nedeniyle mesaiye devam etmediği, kamu düzeni sağlığının bozulduğu gibi gerekçelerle Başhekimlik tarafından sağlık çalışanlarına verilen kınama cezaları yargıya taşınmıştı. 

İfade Özgürlüğü ve Sendikal Hak Vurgusu!

Sendikanın açtığı dava sonucunda, İzmir 4. İdare Mahkemesi “sendikaların üyelerinin menfaatlerini korumak amacıyla örgütlendiğine” dikkat çekerek,  basın açıklamasına katılan bireylerin sendikal hakkı çerçevesinde bazı görüşleri ile bunları dile getirme biçimleri, yetkili makamların gözünde kabul edilemez” bulunsa dahi, ifade özgürlüğüne ve sendikal özgürlüğü ortadan kaldırmaya yönelik alınacak tedbirlerin, demokrasiye hizmet etmeyeceği gibi demokrasiyi tehlikeye düşüreceğine vurgu yapıldı.

Kınama cezası nedeniyle mahkemeye taşınan olayda, hakim sağlık çalışanının sendikal hakkını kullandığına karar vererek, sağlık çalışanına slogan atması nedeniyle disiplin cezası verilmesinin, Kurumun huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak hükmüne girmediğine dikkat çekerek kınama cezasının iptaline karar verdi.

Mahkeme Kararı

"Olayda, davacının sendikanın almış olduğu karar uyarınca sendikaların çekirdek faaliyet alanındaki taleplerle ilgili olarak 17.06.2020 günlü basın açıklaması, toplantı ve yürüyüş eylemi sebebiyle öğleden sonraki mesaisine tam uymadığı, ayrıca bu süreçte Covid-19 önlemlerinden mesafe kuralına kısmen riayet edilmediği sabit olmakla birlikte, davacının görevine geç gitmesi nedeniyle yaptığı kamu hizmetinin aksadığının ve eylem nedeniyle kamu düzeninin bozulduğunun somut biçimde ortaya konulamadığı, yine Covid-19 önlemlerine uymaması nedeniyle kamu sağlığının bozulduğuna yönelik saptama olmadığı, eylem nedeniyle davacının uyarılmasına karşın görevine dönmediğine dair bilgi de bulunmadığı dikkate alındığında yukarıda yer verilen Anayasa Mahkemesi kararı dikkate alındığında davacının eyleminin sendika hakkı kapsamında kaldığı, bu sınırı aşmadığı, disiplin cezası verilmesine konu “kurumun huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak” hükmüne girmediği sonucuna varıldığından anılan hüküm kapsamında değerlendirilerek kınama cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir."