Toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmeleri devam ederken, talepleri için Ankara Şehir Hastanesinde bildiri dağıtan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) yöneticilerine güvenlik görevlileri müdahale ettiği öne sürüldü.

Ellerindeki bildirileri alıp yırtmaya çalıştığı ileri sürülen görevliler ve çağrılan polisin tutumunu eleştiren SES Genel TİS ve Hukuk Sekreteri Eylem Kaya Eroğlu, “13 bin çalışanı bulunan hastaneye TİS broşürünü dağıtmamızın engellendiği bir dönemde TİS görüşmeleri yapılıyor” dedi.

Eroğlu, sendikal faaliyetlerini engelleyen hastane yönetimi hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı.

TİS OTURUMUNUN İKİNCİSİ 11 AĞUSTOS’TA

Kamu emekçisi ve emeklilerinin mali ve sosyal haklarının belirleneceği 6. Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri dün başladı.

Türkiye’de asgari ücret görüşmelerinin ardından gelen ve devlet ile konfederasyonlar arasında yapılan en büyük toplu pazarlık sürecinde ikinci oturum 11 Ağustos’ta gerçekleştirecek. Sözleşme 3,5 milyon kamu emekçisinin sosyal ve mali haklarını, 2 milyon emekli memurun 2 yıllık zam oranlarını ve 1 milyonun üzerinde kamu işçisinin 2 yıllık mali haklarını doğrudan etkileyecek.

TİS görüşmeleri devam devam ederken Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) il il iş yeri gezileri planladı. Bugün başlayan iş yeri gezileri 16 Ağustos’a kadar devam edecek.

ŞEHİR HASTANESİNDE SES YÖNETİCİLERİNE ENGELLEME!

TİS çalışmaları kapsamında Ankara Şehir Hastanesine yapılan iş yeri gezisi ve bildiri dağıtımına güvenlik güçleri engel oldu. SES yöneticilerinin ellerindeki bildirileri alıp bildiri ve broşür dolu çantalarına el konulmaya çalışan güvenlikler bildiri dağıtımını engelledi.

Yaşananlara dair Evrensel'e bilgi veren SES Genel TİS ve Hukuk Sekreteri Eylem Kaya Eroğlu, TİS görüşmeleri kapsamınsa sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin taleplerinin bugün komisyonda görüşüldüğünü hatırlattı.

Eroğlu şöyle devam etti:

“Bu nedenle SES Ankara Şube Başkanı Kubilay Yalçınkaya ve ben taleplerimizi anlatmak, bildiri ve broşürlerimizi çalışma alanlarımıza ulaştırmak ve çalışanlarla konuşmak üzere Çocuk Hastanesi yemekhanesi önünde bildiri dağıtmak istedik. Bildiri dağıtmaya başladıktan kısa süre sonra güvenlik görevlileri bildiri dağıtmanın yasak olduğunu söyleyerek bildiri dağıtımını sonlandırmamızı istedi. Biz de yaptığımızın sendikal faaliyet olduğunu hatırlattık. Bu bir sendikal faaliyet ve üyelerimizin de bulunduğu bir iş yerinden bildiri dağıtmak için yöneticilerden izin almayız. 25 yıldır bu böyle. Güvenlik görevlisi, Çocuk Kulesi Destek ve Kalite Hizmetleri Müdürü Birol Dilaver’in ‘kesinlikle bildiri dağıtılmayacağı’ yönünde talimatı olduğunu iletti. Orada en sık duyduğumuz şey ‘Burası herkesin elini kolunu sallayarak gireceği yer değil, izin almadan burada bildiri mildiri dağıtamazsınız’ sözü oldu. Yasak kararını istedik, hangi gerekçe ile hangi mevzuata dayanılarak bu kararın alındığını, dahası kararın nerede olduğunu sorduk. Kısa süre sonra gelen güvenlik şefi elimizdeki bildirileri alıp yırtmaya kalkıştı, böyle bir şeyi yapamayacaklarını söylediğimizde ise üzerimize yürüdü, bizi itti. Polise uluslararası ve ulusal normlara göre ve sendikamızın kararlarına göre faaliyet yaptığımızı söylediğimde sendikanın kararı mararı bizi bağlamaz burası hastane yemekhanesi önü burası burada güvenlik nedeniyle bildiri dağıtmanız yasak, dedi. Biraz daha yasal hakkımız, yasalar kanunlar diye konuşunca ‘Ben yasa masa bilmem, yasak dendiyse yasaktır' cevabı aldık. Daha sonra Destek ve Kalite Hizmetleri İdari Koordinatörü Ahmet İşler ile görüştük. ‘Burası herkesin elini kolunu sallayarak içeri girebileceği bir yer değil, bize bildirim yapmadan, bize haber vermeden kulelerimize giremezsiniz’ tutumu orada da devam etti. Bizi kurum olarak görmediklerini de itiraf etmiş oldular. Sağlıkçılara yönelik şiddet olaylarının sık yaşandığı hastanelere elini kolunu sallayarak silahıyla bıçağıyla girişine engel olamayanlar sendika yöneticilerini güvenlik tehdidi olarak görüyorlar.”

"SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ"

Bilkent Ankara Şehir Hastanesinde sendikalarına yönelik bu tutumun hastanenin açıldığından beri  devam ettiğine dikkat çeken Eroğlu, “Hastanede sendikamızın panosu bile yok. Koordinatör Başhekim’in yetkili sendika yöneticileri ile birçok fotosunu görebilirsiniz bizim telefonla görüşme taleplerimize bile olumlu cevap verilmiyor, dilekçelerimiz cevaplandırılmıyor kısaca muhatap alınmıyoruz, özel bir tutum sergileniyor. SES Genel Merkezi olarak sendikal haklar ve özgürlükler kapsamında 13 bin çalışanı ile Dünyanın üçüncü büyük hastanesi olan Bilkent Şehir Hastanesi modern görünümü altında, yönetim anlayışı çalışma hakkı ve sendikal özgürlüklere yaklaşımı açısından köleci toplum düzeni ilkelliğini barındıran bir durumda. Maalesef ve maalesef ki TİS broşürünü dağıtmamızın engellendiği yerden 10 dakikalık uzaklıkta ki mesafede görüşmeler yapılırken bize örgütlenme alanlarımız yasaklanıyor” dedi.

“Yaşananlar bize ne kadar haklı olduğumuzu, sendikal haklar önündeki engellerin her geçen gün nasıl kalın bir duvara gösterdi” diyen Eroğlu şöyle devam etti:

“Biz yöneticilerimize bu tutum sergileniyorsa üyelerimizin ve temsilcilerimizin nasıl bir baskı altında olduğunu tahmin etmek güç değil.  Bilkent Şehir Hastanesi Genel Koordinatörü Başhekim Ahmet Aziz Surel’i sendikal ayrımcılık yapmaktan, sendikalara farklı tutum göstermekten ve sendikal faaliyetleri engellemekten dolayı kınıyoruz ve hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı bildiriyoruz. Ayrıca ILO Sendikal Özgürlükler Komitesine ve Çalışma Bakanlığına da bu durum şikayet edilecektir. Sendikal faaliyetler için kimseden izin almayacağımız, uluslararası ve ulusal normlarla düzenlenen sendikal hak ve özgürlüklerimizi keyfi tutumlara, ben istedim oldumculara ezdirmeyeceğimiz.” 

Kaynak: EVRENSEL

Editör: Haber Merkezi