Bu trajik tabloda dikkat çeken önemli bir nokta da Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde olduğu gibi hasta yakınlarının kalabalık gruplar halinde hastaneyi basarak terör estirdiklerine şahit olunmasıdır.

Bu durumdaki şiddet olaylarının neden olduğu korku ve zararın, bireysel saldırılardakilerden kat be kat önde olduğunu görüyoruz. 

Bu hakikat ışığında, Eylül ayına baktığımızda 23 şiddet olayının kamuoyuna yansıdığını görüyoruz.

Bu olaylarda yer alan 191 saldırganın 69 sağlık çalışanını mağdur ettiğini görüyoruz.

 23 olayın 6’sı fiili, 10’u hem sözlü hem fiili, 7’si ise sözlü olarak gerçekleşmiştir.

Yaşanan 23 olayın 14’ünde hasta yakınları yer alırken, 9’unda ise bizzat hastalar dehşet saçmıştır.

Saldırganlara karşı uygulanan adli işlemlere baktığımızda ise 40 saldırganın ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldıklarını görüyoruz. Buna karşın 20 saldırgan tutuklanırken, 131 kişi hakkında da hiçbir işlem yapılmamıştır. 

Yaşanan olaylarda şiddetin yine mekân ayırt etmediğini görüyoruz. 16 vaka hastanelerde, 4 vaka sahada, 3 vaka ise aile sağlığı merkezlerinde vuku bulmuştur.

Olaylarda adres ayırt etmeyen şiddetin kimlik ayrımı yapmadığı gerçeğiyle Eylül ayında da karşılaşıyoruz;  11 hemşire, 8 doktor, 5 112 çalışanı, 4 güvenlik görevlisi ve farklı branşlardaki 41 sağlık çalışanı gene şiddetin kurbanı olmuştur.  

Eylül ayındaki şiddet olaylarının en trajik olanı İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yaşanmıştır. “Maske takın” diye uyarılan saldırgan, sağlık çalışanı arkadaşımızın bir gözünü kaybetmesine neden olmuştur.

Şiddet olayları esnasında 4 polis, 1 de sivil vatandaş çeşitli yerlerinden yaralanmışlardır.

Eylül ayı süresince adli mekanizmalar, geçmiş dönemlerde yaşanan şiddet olayları hususunda da çeşitli kararlar vermişlerdir.

-Isparta’da bir diş hekimi, çalıştığı hastanede mobinge ve hakarete maruz kaldığı iddiasıyla Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvurmuştur. Kurum, diş hekimine hakaret ettiği öne sürülen başhekim hakkında, Sağlık Bakanlığı’nın soruşturma açmasına karar vermiştir.

-Mahkeme, geçtiğimiz yıl İzmir’de doktoru jiletle yaralayan saldırgana, “kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye çalışma teşebbüsünden” 20 yıl hapis cezasına çarptırmıştır.

-Trabzon’da geçtiğimiz Nisan ayında doktor ve sağlık çalışanlarını darp eden saldırgana konutu terk etmeme cezası verilmişti. Eylül ayında görülen duruşmada,  şahsın konutu terk etmeme cezası kaldırılarak adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştır.