Ev kiralarının 12,000 ila 15,000 TL arasında seyrettiği bir dönemde, en düşük maaş alan memurların 20,500 TL ve emeklilerin ise 7,500 TL ücret aldığı göz önünde bulundurulduğunda, her yeni toplu sözleşme dönemi memurlar ve emekliler için umutla beklenirken, sonuçların sıfır zamla sonuçlanması büyük bir hayal kırıklığına ve bunalıma yol açıyor. 

Her defasında memurlar ve emekliler, umutla başladıkları süreci sıfır zamlarla tamamlamış gibi görünüyorlar. Bu duruma rağmen, sabit gelirli memurlar ve emekliler, yaşadıkları zorluklara rağmen sık sık tepki göstermek yerine, sıfır zamlara alışmış gibi görünüyorlar ve adeta bir bağışıklık geliştirmişler gibi davranıyorlar.

Sabit gelire sahip olan memurlar ve emekliler, yapışkan enflasyon, döviz kurlarındaki dalgalanmalar, ekonominin daralması ve artan yaşam maliyetleri gibi etkenlere rağmen, bu olumsuz koşullara karşı suçsuz ve günahsız bir şekilde bedel ödemek ve kemer sıkmak zorunda bırakılıyorlar. 

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in "Artık ücret artışlarının hedef enflasyona göre yapılacağı" açıklamasıyla, memurlar ve emekliler için yeni bir dönem başlıyor gibi görünüyor. Bundan böyle, gerçekleşen enflasyon değil, zam yapılacak dönemin enflasyonu baz alınarak ücret artışları yapılacak gibi görünüyor. Bu yeni dönemde, sıfır zamlara son verilerek, eksi zamların gündeme gelebileceği anlaşılıyor.

Ümit DEMİREL-Genel Başkan

TEÇ-SEN - Tüm Eğitim Çalışanları Sendikası