TÜİK’in açıkladığı Haziran enflasyonuna göre yılın ilk yarısında kümülatif enflasyon %16,67’ye ulaştı. Ancak memur maaşlarına sadece %6 oranında zam yapıldığını hatırlatan Kahveci, maaşların ilk altı ayda enflasyon karşısında %10,67 oranında eridiğini vurguladı.
Temmuz Zammı Yetersiz: %15,56’lık Artış Reel Kaybı Telafi Etmiyor
Mevzuat gereği kamu görevlilerinin maaşlarına önce geçmiş 6 ayın enflasyon farkı (%10,06) ekleniyor, ardından %5’lik toplu sözleşme zammı yansıtılıyor. Bu artışın toplamda %15,56 seviyesinde olması bekleniyor. Ancak Kahveci, bu artışın büyük kısmının geçmiş kayıpların telafisi olduğunu, ileriye dönük alım gücü için yeterli olmadığını ifade etti.
En Düşük Memur Maaşı: Artış Sembolik Kaldı
Eş ve çocuk yardımı hariç, en düşük memur maaşı şu anda net 41.600 TL. Temmuz zammıyla birlikte bu rakam yaklaşık 6.660 TL artarak 48.260 TL’ye çıkacak. Ortalama memur maaşının ise 49.800 TL'den 57.770 TL civarına yükselmesi bekleniyor. Ancak Kahveci’ye göre bu artışlar, özellikle kira, gıda, ulaşım ve enerji giderlerindeki sert yükselişi karşılamaktan çok uzak.
“Aylık Enflasyon Farkı, Kalıcı Refah Payı” Çağrısı
Kahveci, enflasyon farkının altı ayda bir değil, aylık olarak maaşlara yansıtılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca refah payının kalıcı şekilde mevzuata eklenmesi gerektiğini söyleyerek, mevcut sistemin çalışanları sürekli olarak geçim mücadelesine ittiğini dile getirdi.
Toplu Sözleşme Görüşmeleri Kritik Öneme Sahip
Bu yıl gerçekleştirilecek 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerine dikkat çeken Kahveci, yalnızca maaş artış oranlarının değil, kamu çalışanlarının refahını güvence altına alacak yapısal adımların da masaya yatırılması gerektiğini belirtti. Türkiye Kamu-Sen olarak bu süreçte güçlü şekilde temsil edeceklerini ve sosyal diyalog çağrısında bulunacaklarını söyledi.
Sonuç: Zamlar Yetmiyor, Ek Düzenleme Şart
Kahveci açıklamasını şu sözlerle noktaladı: “Enflasyonun hız kesmediği bir ortamda altı ayda bir yapılan zamlardan medet ummak gerçekçi değil. Çalışanların alım gücünü koruyacak, piyasadaki gerçek enflasyonu dikkate alan bir ücret politikası artık kaçınılmaz hale geldi.”