Son vaka olan 23 yaşındaki Semanur Aydın’ın ölümünün ardından başlatılan soruşturmada, zincirleme ihmaller ve Bakanlık düzeyindeki ihmaller dikkat çekti.
Bakanlık Men Cezasını Yıllar Sonra "Hatırladı"
2015 yılında bir hastanın ölümünden sorumlu tutularak geçici men cezası verilen Dr. Erol V., 2020’de pandemi nedeniyle bu kararı askıya aldırarak yeniden ameliyatlara başladı. Ancak Sağlık Bakanlığı, men kararını ancak 2023’te bir başka ölüm olayı sonrası tekrar gündeme aldı. Soruşturma sırasında doktorun yaklaşık 50 operasyon yaptığı belirlendi.
Tartışmalı Operasyon: Ameliyata Yetkisi Yokken Masadaydı
Eylül 2023’te Bakanlık uyarısına rağmen Dr. Erol V.’nin, üç ay sonra 23 yaşındaki Semanur Aydın’ın ameliyatına girdiği ve genç kadının hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Ameliyatın gerçekleştirildiği Bağcılar Şafak Hastanesi yönetimi ise iddiaları reddetti, ancak tapelere yansıyan telefon görüşmeleri hastane içi kriz yönetimini de açığa çıkardı.
“Ben Yapmadım” Savunmaları: Herkes Suçu Birbirine Attı
Soruşturma kapsamında gözaltına alınan hastane yöneticileri, doktorlar ve sağlık personelinin ifadeleri çelişkiliydi:
-
Hastane sahibi: “Yönetimi başkasına devrettim.”
-
Başhekim: “Men kararından haberim yoktu.”
-
Genel Müdür: “O tarihlerde yıllık izindeydim.”
-
Dr. Erol V.: “Ameliyatı ben değil, Dr. Şaban C. yaptı.”
-
Dr. Şaban C.: “Beni kandırdılar, imzamı alarak suçu üzerime yıktılar.”
Personelden Şok İddialar: "Bizi Yalan Beyana Zorladılar"
Anestezi teknikeri E.B., soruşturma dosyasına damga vuran açıklamalarda bulundu. Dr. Erol V.’nin ameliyatlarının resmiyette başka doktorların üzerine kaydedildiğini, uygun olmayan hastaların dahi ameliyata alındığını söyledi. Ayrıca hastane yöneticisi Semiha Y.’nin kendisini yalan beyana zorladığını ifade etti.
"Semanur’un ölümünü Şaban C. yapmış gibi göstermemi istediler. Ama biz Erol V.’nin kim olduğunu biliyorduk ve çalışmak istemediğimizi başhekimliğe bildirmiştik."
İki Patron, Bir Hastane: Kağıt Üzerinde Başka, Gerçekte Başka Sahip
Soruşturma kapsamında hastanenin kağıt üzerindeki sahibi Refik Arslan’ın ifadesine başvuruldu. Ancak gerçek yönetici olduğu iddia edilen Cem Türker Ö. hakkında ise yakalama kararı çıkarıldı. Şu ana dek ifadesine başvurulamayan Ö., halen firarda.
33 Yıla Kadar Hapis İstemi
Soruşturma sonucunda 7 şüpheli hakkında “ihmalle kasten öldürme”, “resmi belgede sahtecilik” ve “delil karartma” suçlamalarıyla 33 yıla kadar hapis cezası istendi. 5 kişi tutuklu yargılanırken, skandalın büyüklüğü sağlık sistemindeki denetim zafiyetini bir kez daha gözler önüne serdi.
Soruşturma Devam Ediyor
Disiplin ve adli süreçler sürerken, olay kamuoyunda “yasaklı doktor skandalı” olarak hafızalara kazındı. Sağlık Bakanlığı ise sistem içindeki kontrol mekanizmalarını yeniden gözden geçirme baskısıyla karşı karşıya.




