Yapılan incelemeler ve hastane yönetimiyle gerçekleştirilen görüşmeler, ortaya atılan söylemlerin gerçeği yansıtmadığını ortaya koydu. Başhekim Prof. Dr. Onur Koyuncu’nun verdiği bilgiler, tartışmanın büyük ölçüde yanlış kavramlar ve eksik bilgiler üzerinden yürütüldüğünü gösterdi.

“VIP Servis” Uygulaması Yeni Değil, Mevzuata Dayalı

Kamuoyunda tartışma konusu yapılan “VIP servis” ifadesinin, sanıldığı gibi keyfi veya kişiye özel bir uygulama olmadığı vurgulandı. 1983 tarihli Yataklı Tedavi Kurumları Yönetmeliği’nde yer alan düzenlemeler, özel odalarda hemşire görevlendirilmesini yasal çerçeveye bağlamış durumda. Üniversite hastanelerinde uzun yıllardır uygulanan bu sistemin, Hatay MKÜ Hastanesi’nde de 2008 yılından bu yana kesintisiz sürdüğü ifade edildi.

Bu hizmetten yararlanmak isteyen her vatandaşın, belirlenen ücret karşılığında özel oda talebinde bulunabildiği; uygulamanın herhangi bir kişiye, zümreye ya da ayrıcalıklı gruba özgü olmadığı özellikle belirtildi.

Hemşire Sayıları ve Gelirler Şeffaf Şekilde Yönetiliyor

Hastane yönetiminin paylaştığı verilere göre, özel odaların bulunduğu bölümlerde yaklaşık 50–60 hastaya karşılık 25–30 hemşire görev yapıyor. Bu görevlendirmelerin tamamen hizmet ihtiyacına göre planlandığı, elde edilen tüm gelirlerin ise üniversitenin döner sermaye sistemine aktarıldığı bildirildi.

Yetkililer, bu yapının Sağlık Bakanlığı’na bağlı devlet hastanelerinden farklı olarak üniversite hastanelerinin idari ve mali yapısından kaynaklandığını, dolayısıyla uygulamanın kurumsal bir farkın sonucu olduğunu vurguladı.

Türkiye Avrupa’nın 4’üncü Büyük Ekonomisi Olacak
Türkiye Avrupa’nın 4’üncü Büyük Ekonomisi Olacak
İçeriği Görüntüle

“Keyfi Atama” İddialarına Yanıt: Yetki Aşımı Yok

Bazı sendikal açıklamalarda dile getirilen “özel pozisyonlar” ve “kişiye özel hemşire görevlendirmeleri” iddialarına da açıklık getirildi. Başhekimlik, yapılan görevlendirmelerin hemşirelik mesleğinin görev tanımı dışına çıkmadığını, tamamen hizmet kalitesini sürdürme amacı taşıdığını bildirdi.

Ayrıca iddiaları destekleyen herhangi bir resmi belge ya da somut kanıtın bugüne kadar sunulmadığı, kamuoyuna yansıyan söylemlerin çoğunun yorum düzeyinde kaldığı ifade edildi.

“Diğer Hastalar İhmal Ediliyor” Söylemi Gerçekçi Değil

Hastane yönetimi, “VIP hastalara öncelik tanındığı ve diğer hastaların geri planda bırakıldığı” yönündeki iddiaların gerçeği yansıtmadığını net bir dille ortaya koydu. Bu tür söylemlerin, sahada büyük özveriyle çalışan sağlık personelini hedef hâline getirebilecek riskli bir algı oluşturduğuna dikkat çekildi.

Yetkililer, kanıta dayanmayan iddiaların hem kurumsal itibara zarar verdiğini hem de sağlık çalışanlarının güvenliğini tehdit edebilecek sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.

Deprem Sonrası Yoğun Hizmet Tablosu Rakamlarla Ortada

Başhekimlik tarafından paylaşılan güncel hizmet verileri, hastanenin özellikle deprem sonrası dönemde üstlendiği ağır yükü gözler önüne serdi. Buna göre:

  • 203 bin hastaya sağlık hizmeti sunuldu

  • 55 bin cerrahi operasyon gerçekleştirildi

  • 79 bin hasta yataklı servislerde tedavi edildi

  • 7 bin 400 hasta yoğun bakımda takip edildi

  • Polikliniklerde 1 milyon 300 bin hastaya hizmet verildi

Bu veriler, hastanenin kapasitesinin etkin kullanıldığını ve sağlık çalışanlarının yüksek performansla görev yaptığını açık biçimde ortaya koyuyor.

Algı Tartışması Gerçeklerle Dağıldı

Yapılan değerlendirmeler ve mevzuat incelemeleri sonucunda, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Hastanesi’ne yönelik “VIP hemşire” tartışmasının somut dayanağı olmayan iddialarla büyütüldüğü anlaşıldı. Yıllardır uygulanan, yasal zemine sahip ve herkese açık bir hizmet modelinin farklı söylemlerle hedef alınmasının, sağlık hizmetine duyulan güveni zedelediği ifade edildi.

Yetkililer, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesinin hem sağlık çalışanlarının emeğine hem de toplumsal huzura katkı sağlayacağını vurguladı.