Bir çok hastanenin pandemi hastanesi ilan edilmesiyle birlikte COVID-19 hastaları dışında kamu hastanelerine (devlet-eğitim araştırma-şehir hastaneleri) hastalar gelmiyor. Hastalar daha çok özel hastanelere yönlenmiş durumda. Bu durumda devlet hastanelerinde önemli bir ekonomik kayıp sözkonusu. Pandemi döneminde her ne kadar vatandaşa sağlık çalışanlarının tavandan döner sermaye aldıkları belirtilse de, bir çok hastane gelirleri düştüğü için ek ödeme dağıtmıyor. İl bazlı düşünüldüğünde ise aynı ilde aynı statüdeki hastanelerin bir kısmı hiç ek ödeme yapmadığı halde bazı hastanelerde ek ödeme dağıtımı yapılıyor. Örneğin bir eğitim araştırma hastanesindeki yan dal yapmış bir profesör “0 TL” ek ödeme alabiliyor! Diğer taraftan aynı ilde yine aynı branştaki bir profesör mesai dışı ve özellikli işlemler nedeniyle 115 bin 947 Tl ek ödeme alabiliyor. Saat 16:00’dan sonra yapılan mesai dışı çalışmalar, normal puanlama sistemine girmezken özellikli işlem yapanlar da herhangi bir denetlemeye tabi tutulmuyor. Performans sisteminin düzenlenmesinde özellikli işlemleri Sağlık Bakanlığı belirliyor. Özellikli işlemlerin bulunduğu branşlar yüksek alırken diğer branşlar MHRS sisteminden gelen hastalara bakıyor ve pandemi döneminde ek ödeme bile alamıyor. Yüksek döner sermaye alan hekimler toplamda hekimlerin yüzde 1’ini bile oluşturmuyor. Ancak şu dönemde hiç ek ödeme almayan ve sadece sabit döner sermaye alan hekimlerin toplamda yüzde 50’yi oluşturdukları düşünülüyor. Hastane havuzunda biriken döner sermayenin dağıtımındaki bir diğer adaletsizlik ise ünvanlar arasındaki uçurumu gözler önüne seriyor. Aynı ortamda çalışan asistan hekimler ve hemşireler bir çok hastanede ek ödeme dahi alamıyor. Başta hekimler olmak üzere sağlık çalışanları arasında oluşan adaletsizlik duygusu ise pandemi döneminde daha da yaygınlaşmış durumda. Sağlık çalışanları, başta il sağlık müdürlerinin döner sermaye dağıtımında düzenleme yapmasını beklerken, Sağlık Bakanlığı’ndan da daha adil bir dağıtım bekliyor. Kaynak: Medi Magazin