Bu duruma çözüm bulmak amacıyla başlatılan Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması 2024 Projesi, mayıs ayında çalışmalarına başladı. Proje, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın koordinasyonunda TÜBİTAK, Hacettepe Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi iş birliğiyle yürütülüyor.

Toplumdan Veri Toplanacak

Proje kapsamında, Türkiye genelinde yaklaşık 20 bin haneye ziyaret gerçekleştirilerek demografik yapı, evlilik eğilimleri ve doğurganlık oranları gibi konular derinlemesine incelenecek. Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Eryurt, proje hakkında bilgi vererek, “Toplumun her kesiminden veri toplayarak mevcut durumu anlamaya çalışacağız. Ayrıca, Suriyeli göçmenlerin uyum süreçleri de değerlendirilecek ve bu verilerle göç politikalarına katkı sağlanacak” dedi.

Doğurganlık Oranı ve Çözüm Önerileri

Türkiye’de doğum oranlarının 1,51 çocuğa kadar düşmesi, nüfusun sürdürülebilirliği açısından büyük bir endişe yaratıyor. Prof. Dr. Eryurt, 2018 yılında yapılan bir araştırmaya dayanarak, kadınların ortalama 2,8 çocuk sahibi olmayı istediklerini, ancak mevcut durumda çeşitli engeller nedeniyle bu sayıya ulaşamadıklarını belirtti. Özellikle çalışan kadınlar arasında, istediklerinden daha az çocuk sahibi olanların oranının yüksek olduğunu vurgulayan Eryurt, bu araştırmanın bu engelleri anlamak ve çözüm geliştirmek için önemli bir adım olduğunu ifade etti.

Kapsamlı Eğitim ve Geleceğe Yönelik Planlar

Proje kapsamında, 15-49 yaş arasındaki evli ve bekâr kadınlarla yüz yüze görüşmeler yapılarak, profilleri, eğitim ve çalışma durumları, karar alma süreçleri ve doğum deneyimleri hakkında veri toplanacak. Elde edilen verilerin değerlendirilmesi için bir yönlendirme komitesi oluşturulmuş durumda ve bu komite altı ayda bir düzenli toplantılar yapacak. Ayrıca, 2025 yılı mart ayında projede görev alacak personel için kapsamlı bir eğitim programı planlanıyor. Eğitim sonrasında, nisan ayında saha çalışmalarına başlanacak.

Hükûmetten Doğum Oranlarını Artırmaya Yönelik Teşvikler

Hükûmet, doğum oranlarını artırmak için çeşitli teşvik ve destek programları üzerinde çalışıyor. Bunlar arasında tüp bebek tedavisinde yaş sınırının 45’e çıkarılması, anne dostu hastanelerin kurulması, esnek çalışma koşullarının ve doğum izinlerinin artırılması gibi öneriler bulunuyor. Ayrıca, üç ve üzeri çocuklu ailelere asgari ücret tutarında bakım desteği verilmesi ve Aile ve Gençlik Fonu’nun kapsamının genişletilerek doğum paralarının güncellenmesi de gündemde.