Akarken, "Memur ve emeklisi sadaka istemiyoruz. Geçinmek istiyoruz" dedi ve yetkili sendikanın yaşananları hükümete zamanı geldiğinde iletemediğini söyledi.

Akarken, Türkiye'de sosyal devlet anlayışının yok sayıldığını ve kamu personeli ile emeklilerinin refah payı olmadan geçinmesinin istendiği bir döneme gidildiğini ifade etti.

Hakem heyeti tarafından belirlenen kamu görevlileri ve memur emeklilerinin maaşlarına yönelik 2024 ve 2025 yılları için yapılan zam oranları da kamuoyuna açıklandı. Buna göre, 2024 yılı için yüzde 15+10, 2025 yılı için yüzde 6+5 artış yapılacak. Bu karar, 4 milyon memur ve 2 buçuk milyon memur emeklisi üzerinde etkili olacak.

Toplu Sözleşme görüşmelerinde uzlaşma sağlanamaması üzerine devreye giren hakem kurulunun, hükümetin sunduğu teklifi oy çokluğuyla kabul ettiği belirtildi. Kamu Görevlileri Hakem Heyeti, 7. Dönem Toplu Sözleşme'deki oransal zam ve genel maddeler üzerine aldığı kararı açıkladı. Görüşmeler, 26 Ağustos tarihinde başlamış ve müzakereler tamamlanmıştı.

“Sadaka İstemiyoruz Geçinmek İstiyoruz”

“Memur ve emeklisi sadaka istemiyoruz. Geçinmek istiyoruz dedi ama yetkili sendikanın yıl içinde yaşananları hükümete zamanı ve yeri geldiğinde iletemediğinden iyileştirmelerden taban memnun söylemleri vererek Türkiye Yüzyılı’na refah payı bile olmadan geçinmesi istenen bir kamu personeli ve emeklisi yaratıldı” yorumunda bulunan Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Başkanı Özlem Akarken, “Zamanında ve halen yetkili sendika   destekçileri MemnunSen Ordusu olarak bu karara imza atmış oldu. Tarih sayfalarında Türkiye Yüzyılı diyenlerin geleceğe dair emin adımlarla yürüdüğü ama memurunu ve emeklisini açlığa ittiği unutulmayacak. Memurların ve emeklilerin şu anki durumlarından maalesef yetkili sendika ve Türkiye Yüzyılı’nı inşa edecek hükümet ve ortakları sorumludur. Artık boğazımda bir yumru olarak yutkunarak dünya yansa umurunda olmayan kamu personeli ve emeklisi de bu durumu terazisine koyup değerlendirecektir. Hakem heyetinin verdiği kararla gerçekler göz önüne serilmiştir. Hükümet sesimizi duyup bizleri bağımsız sendikaları keşke dinleseydi. Kapıları kapatmasaydı” dedi.

Verilen Sözler Balon Gibi Patladı

Enflasyon farkının her zamanki gibi 6 aylık dönemler halinde ödeneceğini söyleyen SAHİM-SEN Başkanı, “Ancak kurul maalesef refah payı talebini kabul etmemiştir. Merkez Bankası’nın 2024 enflasyon tahmini % 33, 2025 tahmini ise % 15 seviyesine yükseltilmişti. Bunu da not edelim. Üzülerek ve bir kez daha ibraz ediyoruz memur ve emeklisinin maaş zammı Merkez’in enflasyon tahminlerinin altında kalmıştır. Verilen sözler kocaman bir balon olarak patlamıştır” ifadesini kullandı.

Kamu Tarafının 6 Oyuna Karşı 4 Red İle Zamm Oranları Kabul Edildi

Zam oranları, kamu tarafının 6 oyuna karşı 4 red ile kabul edildi. Hazine ve Maliye Bakanlığı, 17 Ağustos’taki son teklifini koruyarak zam teklifinde değişiklik yapmadı. 1 Ağustos’ta başlayan toplu sözleşme görüşmelerinde memur tarafını temsil eden sendikaca, 2024 için toplam % 70, 2025 içinse % 40 zam talep edilmişti. Kamu İşveren Heyeti, 14 Ağustos’taki ilk teklifinde 2024’ün ilk altı ayında % 14, ikinci altı ayında % 9, 2025’in ilk altı ayında % 6 ve ikinci altı ayında % 5 zam teklif etmiş, 17 Ağustos’ta ise teklifini 2024’ün ilk altı ayında % 15, ikinci altı ayında % 10, 2025’in ilk altı ayında % 6 ve ikinci altı ayında % 5 şeklinde revize etmişti.

Memur ve Emekliler Enflasyona Yenik Düşecek

7. Dönem Toplu Sözleşme’de kararını veren hakem heyetinin vermiş olduğu bu oranların Türkiye Yüzyılı’nda memur ve memur emeklilerini enflasyona ezdireceği bir gerçek. Ulaşım, gıda, barınma, kira ve temel ihtiyaçların dahi karşılanmakta zorlandığı bu fiyatlarla 4 milyon memur ve 2 buçuk milyon memur emeklisinin umudu da iyice kırılmış oldu. Memurların ve memur emeklilerinin haklarının gasp edildiğini söyleyen SAHİM-SEN Başkanı Akarken son olarak şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu rakamları kabul etmek mümkün değil. SAHİM-SEN olarak önerilerimiz çok açık. Geldiğimiz noktada ise memurların ve memur emeklilerinin sesleri ne yazık ki inatla duyulmuyor. Kendi memuruna, kendi emeklisine bu oranları layık görenleri anlamakta zorlanıyoruz. Bu rakamların kabul edilmesi çok trajik.