Sağlık Sen’in Yeni Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan: Ücret Sendikacılığı Değil Hizmet Sendikacılığı Yapılmalı!

Sağlık Sen’in 7. Olağan Genel Kurulunda eski Genel Başkan Semih Durmuş’a büyük fark atarak Genel Başkanlık seçimini kazanan Mahmut Faruk Doğan, sağlık Sen’in bugünlere kolay gelmediğinin altını çizerek “ücret sendikacılığı değil hizmet sendikacılığı yapılmalı” dedi.

05.03.2023 - 17:33 Yayınlanma

Sağlık Sen’in Yeni Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan: Ücret Sendikacılığı Değil Hizmet Sendikacılığı Yapılmalı!

Sağlık Sen’in 7. Olağan Genel Kurulunda eski Genel Başkan Semih Durmuş’a büyük fark atarak Genel Başkanlık seçimini kazanan Mahmut Faruk Doğan, sağlık Sen’in bugünlere kolay gelmediğinin altını çizerek “ücret sendikacılığı değil hizmet sendikacılığı yapılmalı” dedi.

Dün Ankara’da yapılan Sağlık Sen 7. Olağan Genel Kurulunda delegasyonuna hitap eden Sağlık Sen Genel Başkanı Mahmut Faruk Doğan, amaçlarının tamamen iletişim ortamı oluşturarak hizmet etmek olduğunu söyledi.

Şube başkanlarının ve delegelerin yanı sıra Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Memur-Sen’e bağlı sendikaların Genel Başkanları ile yönetim kurulu üyeleri ve Sağlık-Sen’in eski yöneticilerinin katıldığı genel kurulun Divan Başkanlığını, Bayındır Memur-Sen Genel Başkanı Soner Can Tufanoğlu yaptı.

Divanda, Sağlık Bakanlığı’nda Daire Başkanı olan Mustafa Örnek, Aile ve Sosyal Hizmetler Ankara İl Müdür Yardımcısı Fatih Kocur, Toç Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Zekeriya Yazıcı ve Memur-Sen Hukuk Müşaviri Avukat Ahmet Gönenç de yer aldı.

Genel Başkan Seçilen Doğan: Amacımız Tamamen İletişim Ortamı Oluşturarak Hizmet Etmek

Genel kurulda Genel Başkan seçilen Mahmut Faruk Doğan, Sağlık-Sen teşkilatına teşekkürlerini iletti. Hastane koridorlarından geçerek, hasta odalarında çalışarak, hemşire odalarında uyuyarak, çalışma ortamlarını bilerek bugünlere geldiklerini anlatan Doğan, “O yüzden hekimden hemşiresine, 112 görevlisinden sosyal hizmet çalışanlarına kadar tüm çalışanların sorunlarını biliyoruz. Amacımız, paydaşlarla çatışma ortamı yaratmadan tamamen iletişim ortamı oluşturarak hizmet etmek” diye konuştu.

Bundan sonra Sağlık-Sen teşkilatının bir ve beraber olduğunu belirten Doğan, “Birlik ve beraberliğin, teşkilatın öne çıktığı bir çalışmayı sizlere göstereceğiz. İletişim kanallarını tıkamadan çatışma yaratmadan hizmet edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Ücret Sendikacılığı Değil Hizmet Sendikacılığı Yapılmalı

Sağlık-Sen’in bugünlere kolay gelmediğini kaydeden Doğan, “Konfederasyonumuza bağlı tüm sendikalarda olduğu gibi önüne koyulan engelleri, öyle bir çırpıda aşmadı. Yol yürüdükçe, bu kutlu davaya tahammül edemeyenler, önümüze yeni engeller, sarp dönemeçler, keskin uçurumlar koydu. Başkaları için bir nefeste geçilen yerler, bizim için aşılmaz hale getirildi. Şükürler olsun ki tüm bu hesaplar boşa çıktı” dedi.

Ülkenin son dönemlerde yaşadığı krizlere ve acılara değinen Doğan, “Kapitalizmin yeniden yapılandığı, emek ve emekçinin yeniden şekillendiği bir dönemde, sadece ücret sendikacılığı değil hizmet sendikacılığı yapılması gerektiğini, var olan krizlere ise geleneksel yöntemlerle çözüm bulunamayacağını acı da olsa tecrübe ettik” ifadelerini kullandı.

“Güçlü Sağlık-Sen İçin Sendika İçi Demokrasiyi Güçlendirmemiz Gerekiyor”

Doğan, sözlerine şöyle devam etti:

“Şerefli mazisi ve her biri fedakârlık abidesi teşkilatlarıyla Sağlık-Sen, büyük bir ailedir. Kutlu bildiğimiz bu yuva, atalet ve zafiyet içerisinde olmamalıdır. Ataletin nedeni kavga ve çatışmadır. Böyle bir anlayış içerisinde olunursa Sağlık-Sen’i mücadelede güçsüzleşir, masada işlevsizleşir, en acısı da muhatapları karşısında, temsilde itibarsızlaşır.”

Tüm dünyada sendikaların asıl gücünün, aynı zamanda varlıklarını borçlu oldukları demokrasilerden aldığını dile getiren Doğan, “Güçlü bir Sağlık-Sen istiyorsak, bunun da tek yolu da sendika içi demokrasiyi güçlendirmekten geçmektedir. Bunun tesisi için hesap verilebilirlik bağlamında, Şeffaf olmalı, çoğulculuk ilkesi gereği farklı görüş ve düşünceleri tahammül göstermeli ve ayrım yapmaksızın tüm üyelerin, sendikal süreçlere katılımlarını sağlama mecburiyeti vardır. Tüm bunların tek koşulu da demokrasiye inançtır! Şükürler olsun ki bizim demokrasiye inancımız tamdır. Buradan bir kez daha tüm teşkilatıma taahhüt ediyorum. Biz, hak ve adalet, huzur ve esenlik, refah ve paylaşım, Sevgi ve hoşgörü zemininde teşkilatımızı büyütme derdindeyiz” ifadelerini kullandı.