Birikimlerinin enflasyon karşısında yok olmaması için konut alımına yönelen bir çok vatandaş gayrimenkulü bir korunma aracı olarak gördü.
Türkiye'de enflasyonun son dönemde yüksek seyretmesi, gayrimenkulün bir korunma aracı olarak tercih edilmesine neden oldu. Vatandaşlar, birikimlerini enflasyona karşı korumak için konut alımına da yöneliyorlar.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından mart ayına ilişkin açıklanan verilere göre, ülkede yıllık enflasyon yüzde 68,50 olarak kaydedildi. Mart ayında ise konut satışları, 105 bin 394 adet olarak gerçekleşti. Toplam satışlar genellikle aylık ortalama seviyelerinde seyrederken, yüksek faiz nedeniyle kredili satışlarda düşük bir seyir devam ediyor.
Geçen ay, sadece 12 bin 880 konut kredi kullanılarak satın alındı. Peşin ödenen satışlarda ise, altın ve dövizini bozduranların alımlarının etkili olduğu belirtiliyor.
Gayrimenkul platformu Endeksa'nın verilerine göre, Türkiye genelinde mart ayı itibarıyla son bir yıllık süreçte konut fiyatları ortalama %57 artış gösterdi. Ortalama metrekare satış fiyatı ise 25 bin 111 TL olarak hesaplandı. Konut fiyatları her şehirde farklı oranlarda artarken, bazı şehirlerde yaşanan değer artışları TÜFE rakamını geride bırakırken, bazıları ise geride kaldı.
Yüzde 68,50 olarak açıklanan TÜFE rakamının üzerinde değer artışları yaşayan ve alıcısına reel kazanç sağlayan başlıca şehirler ve yıllık değer artış oranları şöyle sıralandı:
REEL OLARAK KAZANDIRAN ŞEHİRLER
- Hatay: Yüzde 84
- Ordu: Yüzde 79
- Muğla: Yüzde 78
- Eskişehir: Yüzde 75
- Elazığ: Yüzde 75
- Ankara: Yüzde 70
- Sakarya: Yüzde 70
- Aydın: Yüzde 69
REEL OLARAK KAYBETTİREN ŞEHİRLER
Değer artışları yıllık TÜFE’nin altında kalan başlıca şehirler ise şu şekilde sıralandı:
-Kocaeli; Yüzde 60
-Yalova; Yüzde 59
-Samsun; Yüzde 58
-Şanlıurfa; Yüzde 57
-Gaziantep; Yüzde 57
-İstanbul; Yüzde 56
-İzmir; Yüzde 56
-Kayseri; Yüzde 56
-Çanakkale; Yüzde 54
-Mersin; Yüzde 52
-Bursa; Yüzde 50
-Diyarbakır; Yüzde 50
-Antalya; Yüzde 46
-Adana; Yüzde 36
Sektör analistleri, son aylarda konutun yatırım aracı olmaktan uzaklaştığını belirtiyor. Bu durumda yüksek seyreden kredi faizlerinin etkili olduğu ifade ediliyor. Şu anda, konut alımlarının büyük çoğunluğunun kullanım amacıyla yapıldığı gözlemleniyor. Kredi talebinin düşük seviyelerde olması nedeniyle, gerçekleşen alımlarda hane halkı birikimlerinin devreye girdiği görülüyor.
Bazı kişilerin altın ve dövizlerini satarak konuta yöneldiği de dikkat çekiyor. Ancak, son iki yılda hızla yükselen fiyatlar sebebiyle ihtiyaç duyulan konutları alamayanların da fiyatların istikrar kazandığı bu dönemde bir şekilde alım yapmaya çalıştığı belirtiliyor.
