21-28 Nisan Ebeler Haftası nedeniyle Esenler Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’nde düzenlenen etkinliğe katılan İstanbul İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Kemal Memişoğlu doğum koçluğuna tepki gösterdi.

“Sezeryan oranını düşüreceğiz”

Memişoğlu, "Sezaryen oranlarımız toplam doğumda yüzde 60'ın, primer (ilk) sezaryen oranlarımız İstanbul'da yüzde 30'un üzerinde, sezaryen oranını hep beraber düşüreceğiz. Dünyanın en iyi sağlık hizmetini sunan sağlıkçılarız, doğum koçluğu diye bir şey yok, hayatında sağlıkla alakası olmayan insanlar başka şeyler telkin ediyorlar. Bu işi ebeler yapıyor, bu konuda toplumun farkında olmasını bekliyoruz" şeklinde konuştu.

Esenler Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde 21-28 Nisan tarihleri arasında Ebeler Haftası dolayısıyla düzenlenen etkinlikte ise İstanbul İl Sağlık Müdürü Memişoğlu, Esenler Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Yüksel Özdemir ile sağlık sektöründen yöneticiler ve hastane personeli bir araya geldi. 

Programda, Dünya Sağlık Örgütü'nün anne bebek sağlığı açısından sezaryen oranının yüzde 15'i geçmemesi gerektiği vurgulanırken, son yıllarda sezaryen oranlarındaki artışa dikkat çekildi. Anne adaylarının mümkün olduğunca normal doğumu tercih etmeleri için Sağlık Bakanlığı'nın büyük çaba gösterdiği belirtilirken, Esenler Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nin 2023'te yüzde 9'luk primer sezaryen oranıyla İstanbul'da en düşük primer sezaryen oranına sahip hastane olduğu kaydedildi

Memişoğlu'nun programda yaptığı konuşmada, doğum koçluğu konusunda da açıklamalarda bulunarak gebeleri psikolojik ve bedensel olarak doğuma hazırlayacak meslek grubunun ebeler olduğunu ifade etti.

“Doğum koçluğu adında bir meslek yoktur”

Gebelik sürecinde kadınları doğuma hazırlamak için en uygun meslek grubunun ebeler olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Memişoğlu, konuyla ilgili şu açıklamalarda bulundu:

Çok net bir şekilde ifade etmek gerekirse; doğum koçluğu adında bir meslek yoktur, çünkü bu iş zaten ebelerin işidir. Sağlıkla alakası olmayan kişilerin doğumla ilgili fikirleri olduğunu görüyoruz. Topluma net bir şekilde ifade etmek istiyorum ki, bu işi ebeler yapar ve ebeler Türkiye'de en iyi bu işi yapan meslek grubudur. Gebeyi psikolojik ve bedensel olarak doğuma hazırlayacak olan meslek grubu da ebelerdir.

Ebelerimiz dünya standartlarında, en yetenekli ebelerdir. Ebeler Haftası'nda toplumun bu konuda farkında olmasını bekliyoruz. Ebelerin doğumun asıl mimarları olduğunu, onların eşliğinde doğumun gerçekleştirilmesi gerektiğini ve sezaryenin bir ameliyat olduğunu tekrar belirtmek istiyorum."

Memişoğlu, sağlık altyapısının hem kamuda hem de özel sektörde her türlü imkana sahip olduğunu vurgulayarak şunları ekledi: "Bugünlerde hastanemizde suyla doğum yapılabiliyor. Her hamilenin ayrı odasına ihtiyacı olduğunda lohusa odasından müdahale edilebilme imkanına kadar her türlü donanıma sahibiz. Ne yazık ki, toplam doğumda sezaryen oranlarımız yüzde 60'ın üzerinde, İstanbul'da ise primer sezaryen oranlarımız yüzde 30'un üzerindedir. Bu durumun çeşitli faktörlerden kaynaklandığını gözlemliyoruz ve bu, doğum sayısının azalmasına yol açıyor. 

Toplumun sağlıklı kalabilmesi için beslenme, bağımlılık ve fiziksel aktivite gibi konularda kendimize daha fazla dikkat etmemiz gerekiyor. Koruyucu hekimliğin öneminin altını çizmek istiyorum. Kanser taramalarından çocuk bebek takiplerine kadar her türlü sağlık hizmeti altyapımız mevcut. Ayrıca, Türkiye'nin aşılamada büyük ilerleme kaydettiğini de belirtmek gerekir. Hem diyetisyen hem de psikolog desteğiyle kanser taramaları gibi hizmetlerin sunulduğu aile ve sağlıklı yaşam merkezlerine giderek sağlığımızı korumamızı bekliyoruz."