Maliye Bakanlığı tarafından yapılan kontroller sonucunda IBAN yoluyla yapılan ödemeler nedeniyle devlet ciddi vergi kaybı yaşıyor. 

Yaşanan vergi kaybını önlemek için bakanlık bürokratlarının yaptığı hazırlıkta sona gelinirken, işletmelere ve İşletme ile ilişkili tüm hesaplara IBAN yoluyla gelen para transferlerinin incelemeye alındığı belirtiliyor. 

Hazine ve Maliye Bakanlığı, işletme sahiplerinin, yakınlarının hatta işletmedeki çalışanların hesapları ile kiralama yoluyla kullanılan banka hesaplarını denetime aldı.

Yasal yükümlülüklerden kaçınıyorlar

Bazı işletmeler, ödeme almak için kredi veya banka kartı kullanmak yerine müşterilerine IBAN vererek banka hesaplarına yönlendiriyorlar. Bu sayede işletmeler, fiş ya da fatura vermek gibi yasal yükümlülüklerden kaçınmış oluyorlar. Ancak, son zamanlarda artan bu uygulamanın hem tüketiciler hem de işletmeler açısından bazı olumsuz yanları bulunuyor.

Haksız rekabet oluşuyor

Spectrum Denetim, Danışmanlık, Yeminli Mali Müşavirlik AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay İnci, bazı işletmelerin müşterilerine IBAN vererek banka hesaplarına yönlendirerek, banka komisyonundan ve vergiden kaçmaya çalıştıklarını belirtti. İnci, bu durumun vergisini düzgün bir şekilde ödeyen işletmeler için haksız rekabet yaratma potansiyeline sahip olduğunu vurguladı.

Akrabaların hesapları da denetimde

Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın, gelirini kayıt dışı bırakan mükelleflere karşı bir çalışma başlattığını hatırlatan İnci, "Bakanlık, işletmelerin ve işletmeyle ilişkilendirilen tüm hesaplara yapılan IBAN aracılığıyla gelen transferleri inceleyecek. Ayrıca, bakanlık, işletme sahiplerinin, yakınlarının ve çalışanlarının hesaplarını ve kiralama yoluyla kullanılan hesapları da denetleyecek" şeklinde konuştu.

Açlık Sınırı 19 Bin 300, Yoksulluk Sınırı 27 Bin 575 TL’ye Çıktı Açlık Sınırı 19 Bin 300, Yoksulluk Sınırı 27 Bin 575 TL’ye Çıktı

Terörün finansmanı, kara para aklama

İnci, yaptıkları incelemeler sonucunda riskli görülen mükelleflerin belirleneceğini ve bu hesap sahiplerinden açıklama isteneceğini aktardı. İşletmelerin, gelen parayla birlikte ilgili ürüne ilişkin fiş veya fatura düzenlemeleri gerektiğini belirten İnci, şu açıklamalarda bulundu: "Eğer söz konusu para akışı fatura ile kanıtlanamazsa, işletme cezaya maruz kalacaktır. Ayrıca, kiralama yoluyla elde edilen banka hesapları, MASAK mevzuatı kapsamında terörün finansmanı, kara para aklama, yasa dışı bahis gibi suçlarla ilişkilendirilip ayrıca incelenecektir. Hazine ve Maliye Bakanlığı riskli mükellefleri belirleyecek ve denetimlerini, vergi dairesi başkanlıkları, Vergi Denetim Kurulu Başkanlığı ve defterdarlıklar gerçekleştirecek. Ayrıca, MASAK da inceleme yapma yetkisine sahiptir." İnci, birçok sektörde benzer durumların yaşandığını ve ilgili işletmelerin cezalarla karşılaşabileceğini belirterek, "Fatura veya benzeri belgeleri düzenlemeyerek kazançlarını kayıt dışı bırakanlar, gelir ve kurumlar vergileri, geçici vergi ve KDV gibi vergi türleri için tarhiyatlarla karşı karşıya kalacaklar. Ayrıca, ilgili kişilere bir kat vergi ziyaı cezası ve özel usulsüzlük cezası kesilecektir." dedi.

IBAN, tüketiciler için büyük risk

Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Levent Küçük, vatandaşların satın aldıkları mal ve hizmetlerden kaynaklanan mağduriyetlerde fiş ve fatura gibi belgelere sahip olmalarının önemini vurgulayarak, "Tüketicilerimiz, yasal haklarını korumak için tüketici hakem heyetlerine başvurduklarında, ayıplı mal veya hizmeti hangi işletmeden aldıklarını kanıtlamak zorundadır. IBAN yoluyla yapılan ödemelerde fiş veya fatura verilmediği ve ödemelerin şahsi banka hesaplarına yönlendirildiği bir dönemde, ödemelerin IBAN üzerinden yapılması, tüketiciler açısından büyük bir risk taşımaktadır" ifadelerini kullandı.

Açıklama kısmı boş bırakılmamalı

Mal veya hizmetin işletmeden alınıp ücretin şahsi banka hesabına gönderilmesinin doğru olmadığını belirten Küçük, şunları kaydetti: "'Ödemeyi yapmadınız' denildiğinde, ücreti gönderdiğinizi kanıtlamak zor olabilir. Bu nedenle, IBAN üzerinden yapılan ödemelerde açıklama kısmına ödemenin hangi hizmet için yapıldığını yazmak önemlidir. Herhangi bir anlaşmazlık durumunda, açıklama kısmı bizim için kanıt niteliği taşır. Bu uygulama resmi kurumlar tarafından da zorunlu hale getirilmelidir."