Nöbetçi gazetede Başhekimin hemşirelerin görev yeri değişikliği kararı ve sonrasında yaşananları kaleme alan Lale Akasoy, refakatçi annelerle başhekimin yaptığı görüşmenin sonucunun merakla beklendiğini söyledi.

Akasoy, Dr. Ayten Bozyaka Spastik Çocuklar Hastanesinde yaşanan gelişmeyi şu şekilde aktardı:

Olay yaklaşık iki hafta önce Türkiye’de tek olan 54 yataklı Dr. Ayten Bozkaya Spastik Hastanesi’nde yaşandı.

Hastane Başhekimi Dr. Yaşar Bilgi hasta kliniğinde görev yapan hemşirenin yerini “İdari işleyişi daha verimli ve reel yürütmek” gerekçesiyle değiştirdi.

Hatta bir rivayete göre de başka bir kamu sağlık kurumuna gönderme girişiminde bulunmuş...

Neyse...

Ertesi sabah klinikte hemşireyi göremeyen hasta ve refakatçıları nedenini araştırdılar ve başhekimden kaynaklı olduğunu öğrenince toplu halde imza toplayıp randevu talep ettiler.

Hasta refakatçıları başhekimle görüştükten sonra ikna olduklarını belirtip kliniğe geri döndüler...

Hasta refakatçılarının bu eyleminin hemşireden kaynaklandığı düşüncesine kapılan Başhekim Dr. Bilgi çok öfkelenmiş olacak ki...

Ortada hiçbir şey yokken 7 klinik hemşiresi, 2 klinik temizlik personeli ile Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü olmak üzere toplam 10 çalışandan savunma istemiş.

Olay olduğu gün Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü hastanede yokmuş bile...

Ya raporlu, ya da izinliymiş...

Sağlık hizmetleri Müdürü izinli veya raporlu iken başhekimin bu uygulaması doğru mudur bilemem...

Yetkisi vardır, ama etik etik midir?

Sayın Başhekim Bey hastanede savunmasını istemediğiniz kaç personel kaldı acaba?

***

Konuyu duyunca hastalarla da görüştüm...

Hepsi son derece üzgün...

Hasta refakatçıları, “Yıllardır hemşireyi tanıyoruz. Artık aile gibi olduk. Duygusal bağımız var. Hiçbirimiz çocuk değiliz. Hemşiremizin görev yerinin değiştiğini duyduğumuzda kendi hür irademizle imza toplayıp başhekim beyle görüştük. Hatta hemşire hanımlar imza toplamayalım, başhekimle görüşmeyelim diye çok ısrar ettiler. Bizim duygularımıza saygı göstersinler ve bu kararlarından bir an önce vazgeçsinler... Aile ve akrabalarımızdan daha yakınlar bize...” diyor.

Anımsayacaksınız geçtiğimiz günlerde Başhekim Dr. Yaşar Bilgi’nin sağlık müdürlüğü için adının geçtiğini paylaşmıştık.

Torpili de Bursa Erkek Lisesi’nde beraber okuduklarını söylediği Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca imiş.

Sağlık kulislerinde Dr. Bilgi’nin “Dörtçelik Çocuk Hastanesi’nde başhekim yardımcısıydım. Bakan’la görüştüm başhekim oldum. Şimdi de görüşürüm sağlık müdürü olurum...” dediği iddia ediliyor...

Vay be!

Hani bir şarkı var ya!

“Sen neymişsin be abi!”

***

Sayın Bilgi, bırakın İl Sağlık Müdürlüğü makamını düşünmeyi hayal etmeyi, mümkünse eğer başhekimlikten affınızı isteyin lütfen!

Naçizane önerim şudur:

İyi bir insan, iyi bir hekim olabilirsiniz eyvallah!

Ama hastanede çalışan sağlık personelinin anlattıklarına göre iyi bir yöneticilikten uzakmışsınız...

Her yere beraber gittiğiniz “yol arkadaşlarınıza” da şiddetle dikkat etmeniz önerildi.

Bizden söylemesi...

Bu arada gazetemizde yayınlanan yazıların altına yapılan yorumları kimin yazdığı veya yazdırdığını öğrenmek için “Cadı Avı” başlatacağınıza, mesainizi bu şekilde harcayacağınıza...

Hastanede yaşanan sorunların çözümüne odaklansanız nasıl olur acaba?

Sağlık her şeyin başı, sağlık çalışanları ve hastalar baş tacı...

Keyfi uygulamalara “kurban” edilemeyecek kadar kıymetliler.

Editör: Haber Merkezi