Açıldığı günden bu yana milyonlarca hastaya hizmet sunan hastane, fiziki kapasitesi ve teknik donanımıyla bölgenin sağlık üssü konumuna yükseldi. Ancak geçen yıllarla birlikte, mevcut yönetimin hastaneye ne kattığı sorusu kamuoyunda giderek daha fazla gündeme geliyor.
İlk Yıllardaki Başarı, Bugün Ne Durumda?
Hastanenin ilk açıldığı yıllarda modern altyapısı, yüksek yatak kapasitesi ve sunduğu kapsamlı sağlık hizmetleri ile dikkat çektiğini hatırlatan Elazığlı gazeteci Merve Yıldırım, kaleme aldığı köşe yazısında “Bugün geldiğimiz noktada yönetsel katkıdan söz etmek ne kadar mümkün?” sorusunu gündeme taşıdı.
Yıldırım, hastanenin fiziksel büyüklüğü ve potansiyelinin, güçlü bir yönetim anlayışı olmadan yeterli olamayacağını vurgulayarak, “8 yıllık süreçte yönetim ne kattı?” sorusunun artık kamuoyunun ortak sorusu haline geldiğine dikkat çekti.
Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik Eleştirisi
Mevcut yönetim hakkında en sık dile getirilen eleştirilerden biri, şeffaflık eksikliği. Yıldırım’a göre hastanenin performansı hakkında kamuoyuna yeterli bilgi verilmemesi, vatandaşların devlete olan güvenini zedeliyor.
Kaç doktor görev yapıyor? Hangi branşlarda açık var? Kaç poliklinik aktif şekilde çalışıyor? Bu ve benzeri sorulara ilişkin kamuoyuna açık ve düzenli bilgi akışı sağlanmıyor.
Hastaların Şikâyetleri Artıyor, Çözüm Yok
Fethi Sekin Şehir Hastanesi hakkında son dönemde sosyal medya ve yerel basında yer alan şikâyetler dikkat çekici. Özellikle randevu bulamama, doktor yetersizliği nedeniyle özel hastanelere yönelme ve acil servislerdeki uzun bekleme süreleri, vatandaşların sıkça dile getirdiği sorunlar arasında.
Ancak mevcut yönetimin bu eleştirilere karşı sessiz kalması ve yalnızca istatistikî başarılarla övünmesi, kamuoyunda “gerçeklerden uzak bir tablo sunuluyor” algısını güçlendiriyor.
Yönetim-Halk Arasında Kopukluk
Gazeteci Merve Yıldırım’ın dikkat çektiği bir diğer önemli konu ise yöneticilerin halka uzak durması. Yönetimin, vatandaşın sorunlarını dinlemekten ziyade kapılarını kapalı tuttuğu, basınla da iletişim kurmaktan imtina ettiği belirtiliyor.
Bu durum, bir kamu kurumunun temel şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleriyle örtüşmediği gibi, hizmet alan vatandaşların da yönetime olan güvenini zedeliyor.
Sekiz Yılda Üretim Değil, Tüketim Hakim Oldu
Hastane, hâlâ ilk yıllarda kazanılan ivmeyle hizmet vermeye devam etse de, mevcut yönetimin sekiz yıl boyunca somut bir yenilik ya da gelişim sağlayamadığı ifade ediliyor.
Yıldırım, hastanenin birçok hizmet potansiyelinin yönetim zaafı nedeniyle atıl durumda kaldığını, sağlık çalışanları üzerindeki yükün de her geçen gün arttığını aktarıyor.
Elazığ Halkı Soruyor: Bu 8 Yılın Hesabını Kim Verecek?
Gazeteci Merve Yıldırım’ın yazısında yönelttiği temel sorular, Elazığ kamuoyunda yankı bulmuş durumda:
-
Sekiz yıl sonunda hastanenin geldiği nokta, mevcut yönetimin başarısı mı yoksa kuruluş döneminin mirası mı?
-
Bugünkü yöneticilerin hastaneye kattığı tek bir yenilik sayılabilir mi?
-
Hastane, sadece başlangıç dönemindeki dinamizmin etkisiyle mi ayakta kalabiliyor?
Beklenti: Daha Vizyoner Bir Yönetim
Elazığ halkının beklentisi net: Daha şeffaf, halkla iç içe, sorunlara hızlı çözüm üretebilen vizyoner bir yönetim. Aksi takdirde, Fethi Sekin Şehir Hastanesi gibi dev bir sağlık yatırımının, potansiyelini tam anlamıyla kullanamadan yoluna devam etmesi kaçınılmaz olacak.





