Ağcaoğlu’nun yaşadıklarının ve asistanlık eğitimi sürecindeki zorlukların ortaya çıkması, hem genç doktorlarımızın hem de Türk tıbbının geleceği açısından büyük önem taşıyor.
Asistan Hekimlerin Karşılaştığı Zorluklar
Genç hekimler, devletin imkanları, ailelerinin fedakarlıkları ve kendi çabaları ile tıp fakültesinden mezun olduktan sonra asistanlık eğitimi sırasında birçok zorlukla karşı karşıya kalıyor.
Kıdemli asistanlar, şefler ve hocaların baskıları, bu zorlukların başında geliyor. 15 yıldır sağlık alanında haberler hazırlayan bir gazeteci olarak, asistanlık eğitimi hakkında bazı anekdotlar paylaşmak istiyorum.
Örneğin, bir kıdemli asistanın çömezi olan asistan doktora “Pazar günü tenis maçım var, sabah 10.00’da bekliyorum” diye yazdığı bir mesaj, asistan doktorun özel hayatına vakit ayırmasını imkansız hale getiriyor.
Plastik cerrah bir hocam ise, sadece kadın olduğu için flep ameliyatında saatlerce bir bacağı tutmak zorunda kaldığını anlatmıştı. Bu tür baskılar ve mobbingler, asistan doktorların hayatlarını alt üst ediyor ve mesleki gelişimlerini olumsuz etkiliyor.
Mobbingin Asistan Hekimlere ve Halk Sağlığına Etkileri
Mobbing, sadece asistan doktorların psikolojisini bozmakla kalmıyor, aynı zamanda onların mesleki eğitimlerini de engelliyor. Eğitim sürecinde birçok ameliyat tekniğini öğrenemeyen asistanlar, uzman hekim olarak yeterli bilgi ve beceriye sahip olmadan mezun oluyor. Bu durum, halkın nitelikli sağlık hizmetine erişimini de tehlikeye atıyor. Örneğin, bir KBB hocasının asistanlarına biyonik kulak ameliyatı tekniğini öğretmemesi, onları mesleki olarak yetersiz bırakıyor.
Sağlık Bakanlığı ve YÖK’ün Rolü
Asistan hekim eğitiminin modern ülke standartlarına taşınması için Sağlık Bakanlığı ve YÖK’ün devreye girmesi gerekiyor.
Asistanlık eğitiminde tek söz sahibi olan klinik şefleri ve kıdemli asistanların yanı sıra, YÖK veya Sağlık Bakanlığı nezdinde yetkili bir kurul oluşturulmalıdır.
Türk Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği (TPRECD)
TPRECD’nin, Uğurcan Ağcaoğlu’nun intiharının nedenlerini araştırmak ve gerekli delil veya bilgileri yetkililere sunmak amacıyla bir çalışma yapması önemlidir. Derneğin bu konuda atacağı adımlar ve açıklamalar merakla bekleniyor.
Türk Tabipler Birliği Çalışma Başlatmalıdır
Türk Tabipler Birliği, İzmir’de yaşanan asistan intiharının ardından, meslektaşımızın ailesine, yakınlarına ve tüm sağlık camiasına başsağlığı diledi. Dr. Alpay Azap başkanlığındaki Merkez Yönetim Kurulu ve İzmir Tabip Odası, asistanlık eğitimindeki sorunların detaylı olarak araştırılması ve bu süreçlerin takibi için bir çalışma başlatmalıdır. Bu tür çalışmalara olan ihtiyaç, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının yaşadığı krizlerin çözümü için şarttır.
Asistan doktorlarımızın eğitimleri süresince maruz kaldığı mobbing ve baskılar, hem onların mesleki gelişimlerini engelliyor hem de halk sağlığını tehlikeye atıyor. Sağlık Bakanlığı, YÖK, TPRECD ve Türk Tabipler Birliği gibi kuruluşların, asistan hekim eğitimi ve çalışma koşullarını iyileştirmek için gerekli adımları atması gerekiyor.
Asistanlarımızın bilim ışığında, baskı altında çalışmadan, tıptaki her tekniği öğrenebildiği bir eğitim süreci tesis edilmelidir. #ugurcanımızgitti
Yazan: Erkan DOĞAN