Doktorların 14-15-16  Mart'ta  ülke çapında yapacağı iş bırakma eylemine karşın idareye verecekleri savunma örnekleri sosyal medyadan paylaşılmaya başlandı. Ortak bir metin üzerinden eylemin anayasal hak olduğu, bakanlığın işlem yapılmamasıyönünde yazısı olduğu , konuyla ilgili mahkeme kararları örnek verilmiş ve diğer sendikalarında bu tarz eylemler yaptığı belirtildi.

Dilekçede;

Öncelikle ben grev yapmadım sendikamız tarafından alınan iş bırakma kararına uyarak poliklinik hizmeti vermedi. O gün hastaneye geldim yatan hasta viziti ve acil işlemleri yaptım. Elektif polkiklinik hizmeti vermedim. Şeklinde bir giriş cümlesi kurulmuş durumda. 

Dilekçenin devamında "Anayasanın ilgili maddeleri ile bunun hak olduğu söylenerek, Sağlık Bakanlığının aşağıdaki görüş yazısını dilekçe ekine ilave ederek bağlı oldukları idarelere verecekleri öğrenildi.

Daha sonrada Danıştay ve Yargıtay kararları dilekçeye ekleneceği, ardından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının da tek tek dilekçe ekinde yer alacağı ifade edildi.

Dilekçenin sonunda ise hekim sendikası olmayan diğer sendikalara gönderme yapılıp sistemin beyni ve kalbi doktordur denilmiş. 

''Sağlık Sen, Türk sağlık Sen vb nin aldığı iş bırakma eylemi sırasında hastaneye dahi uğramayan personellere bu yönde bir işlem yapmamış iken tarafımın hastanede bulunmalarına rağmen tarafımdan savunma istenmesinin gerekçesini merak etmekteyiz. Eğer hastaneye dahi uğramayan bu kişilerden savunma istenmeden hem bir meslektaş hem de sağlık sistemin beyni ve kalbi olan bir hekim olarak sadece tarafımdan savunma istenmiş ise bu anaysanın eşitlik ilkesine tarafsızlık ilkesine adalete ve hukuka uygun olmadığı aşikardır.

Bilginize sunulur. Saygılarımla.''