Aziz Anli, staj döneminde hastayı saatlerce bekleten ve anestezi yapmadan işlem başlatılmasını isteyen hocasını uyardığı için, iddiaya göre eğitim hayatında ağır bir yaptırımla karşı karşıya kaldı.

Hastayı Bekletti, Eleştiriyi Hazmedemedi

Anli’nin anlatımına göre olay, staj sırasında bir hastanın tedavisi esnasında yaşandı. İlgili öğretim üyesi yaklaşık bir saat boyunca hastayı bekletti. Daha sonra anestezi yapılmadan işlem yapılması talimatı verdi. Anli bu uygulamaya itiraz etti ve durumun hasta güvenliğini riske attığını dile getirdi.

Bu eleştiriyi kabul etmeyen hoca, “Sen hastanın yanında beni nasıl eleştirirsin?” diyerek öğrenciye hakaret etti. Anli, yaşananları başka bir öğretim üyesine bildirdiğinde ise daha büyük bir yaptırımla karşılaştı. Endodonti stajından ceza aldı, telafi sınav hakkı elinden alındı.

Diğer Öğrenciler Telafiye Girdi, O Sınav Dışı Bırakıldı

Olayın ardından aynı dönemdeki tüm öğrenciler yaz döneminde telafi sınavına girerken Aziz Anli bu haktan mahrum bırakıldı. Bu durum eğitimde fırsat eşitliği ilkesinin ihlal edildiği yönünde tepkilere yol açtı.

Rektör Yardımcısı Aynı Zamanda Dekan: Başvuru Yolları Kapandı

Aziz Anli, konuyu üniversite yönetimine taşıdı. Ancak fakülte dekanının aynı zamanda rektör yardımcısı olması nedeniyle, rektörlük kanalı da sonuçsuz kaldı.
Anli, “Dekanlık, hoca sayısının yetersiz olduğunu söyleyerek duruma müdahale edemeyeceklerini belirtti. Rektörlüğe başvurdum ancak oradan da sonuç alamadım” ifadelerini kullandı.

Mahkeme Süreci de Sonuç Vermedi: Şahitlikler Dikkate Alınmadı

Aziz Anli, tüm hukuki yolları denedi. Mahkemeye başvurdu ancak süreç yeniden rektörlüğe gönderildi. Elindeki belgeler, hastanın şahitliği ve tüm resmi evraklara rağmen yalnızca hocanın beyanı esas alındı.
Rektörlük, olayın detaylı incelemesine gerek görmedi.

Bir Yılını Kaybetti, Şimdi İnşaatta Çalışıyor

Haksızlığa uğradığını düşünen Anli, bir yıllık eğitim kaybının yanı sıra ciddi bir psikolojik yıpranma yaşadı. Eğitimine devam edemeyince, ailesinden uzak Malatya’da bir TOKİ şantiyesinde inşaat işçisi olarak çalışmaya başladı.

Sınıf arkadaşlarım şu an hekimlik yapıyor, kliniklerde çalışıyor. Ben ise şantiyede inşaatta çalışıyorum. Bu süreç beni çok yıprattı” diyen Anli, yaşadığı mağduriyeti kamuoyuyla paylaştı.

“Sadece Ben Değilim, 500 Öğrenci Benzer Baskılara Maruz Kalıyor”

Anli, sorunun sadece kişisel olmadığını, fakültede pek çok öğrencinin benzer durumlarla karşılaştığını ifade etti:

Benim bir yıllık kaybımdan daha büyük bir problem var. O fakültede yaklaşık 500 öğrenci aynı baskılara maruz kalıyor. Hakkımı aramak saygısızlık değil, tam tersine insanlık görevidir. Çalıştım, didindim ama emeğim hiçe sayıldı. Her şey bu kadar somutken olayın üzeri neden örtülüyor?

“Adalet İstiyorum”

Aziz Anli, yaşadığı mağduriyetin giderilmesini ve benzer durumların başka öğrencilerin başına gelmemesi için sistemin sorgulanmasını istiyor.