Denilen o ki Sağlık-Sen Bursa Şubesi Başkanı Gökhan Yünkül Ankara’ya “Oynaya oynaya gitmiş, ağlaya ağlaya gelmiş...”

Öncelikle “Ağlama değmez hayat bu göz yaşlarına...

Dimi ama!

Efendim mevzu şu!

Geçtiğimiz cumartesi günü Sağlık- Sen’in 7. Olağan Genel Kurulu’nun Genel Başkanlık seçimi vardı.

Genel Başkanlık için Semih Durmuş ile Mahmut Faruk Doğan yarıştı.

300 delege oy kullanmış...

180 delege Doğan’a “Evet” derken, Durmuş’a ise 120 oy çıkmış...

Hüsran...

Şok şok şok!!!

Sağlık kulislerinde bundan sonra Durmuş’un “Hüsran olur gönül meskeni/ Ne geleni var artık ne gideni...” deniliyormuş...

Neyse...

***

Biz gelelim Yünkül’e...

Başkan Yünkül, Durmuş’un listesinde başkan adayı olarak yer almış...

Kuruldan önce gitmişler janti takım elbiseleriyle boy boy fotoğraflar çektirmişler ve sosyal medyadan paylaşmışlar...

Ah felek zalim felek...

Objektife bakarak “Biz hazırız ve kazanacağız!” şeklinde poz vermişler...

Bir emoji gönderdik buradan kendilerine...

Değerli dava arkadaşlarım” diye başlamış Yünkül, kendi hesabından paylaştığı yazsına...

Ve şöyle devam etmiş...

Sağlık- Sen 7. Olağan Genel Kurulu’nda Genel Başkanımız Semih Durmuş’un yönetim listesinde genel başkan yardımcılığına adayım. Seçim sonuçlarının başta teşkilatımız olmak üzere tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarımıza hayırlar getirmesini diliyorum... Niyetimiz hayr, akıbetimizde hayır olsun!

Akıbetinizi bilmem tabi ama sonuç bayağı bi hayr olmuşa benziyor gibi...

Sağlıkçılar böyle ifade ediyorlar...

***

Şimdi...

Sendika seçimleri de tıpkı siyasi seçimler gibi...

Arkadan konuş, yüzüne hakaret et hatta yumruk salla amma!

Çıkarlar!” çatışınca can ciğer kuzu sarması, el ele, kol kola sarmaş dolaş...

Oh ne ala ne ala...

Suyundan da koy!

Sağlık kulislerinde geçtiğimiz yıl Yünkül ile Durmuş’’un arası pek bi açık olduğu konuşulup durdu...

İddialara göre de birbirlerine söylemedik söz bırakmamışlar...

Daha sonra ilimizde Sağlık-Sen’in seçimleri gündeme gelince...

Hani neredeyse tarih yazacak kadar uzun olan...

Ha İşte!

Tam o sıralarda denilen o ki; Yünkül, Durmuş’tan destek almak, aralarındaki buzları eritmek için arabasına atlayıp gaza bastı ve Ankara’ya görüşmeye gitmiş...

Çünkü Bursa’daki seçimler kritikti...

Yünkül, Durmuş’la konuştuktan sonra “mutlu-mesut” bir şekilde geri dönmüş...

Sonuç malumunuz...

***

Ancaaak...

Bu sefer öyle olmadı!

Halbuki Yünkül’ün milletvekilliği gibi ne hayalleri ne umutları vardı!

Olsun!

Umudu umuttan kesmemek lazım...

Kader!” işte!

Ne yapalım...

Başka bahara artık!!!

Lale Akasoy