Yaman'ın liderlik ettiği basın toplantısı, CHP Genel Merkezi'nde gerçekleşti. CHP TBMM Sağlık Grubu milletvekilleri de toplantıda yer aldı. Toplantıda, sağlık sistemiyle ilgili önemli sorunlara ve çözüm önerilerine vurgu yapıldı.
Genel Başkan Yardımcısı Aylin Yaman, birinci basamak sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesini ve akılcı sevk mekanizmalarının hayata geçirilmesini istedi. Ayrıca, poliklinik randevularının en az 20 dakika aralıklarla düzenlenmesi gerektiğine dikkat çekti.
Yaman, yıllık hekime başvuru sayılarındaki artışın koruyucu hekimliğin zayıflatılması, yaşam koşullarının zorlaşması, yoksulluğun artması ve yetersiz beslenme gibi faktörlere bağlı olduğunu savundu. Ayrıca, iktidarın bu durumu "Hastaların sağlık kuruluşlarına rahatça ulaşmaları" olarak yorumladığını eleştirdi.
Yaman, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın, Kovid19'un yeni varyantına yönelik aşılamayla ilgili sözlerine ilişkin şunları kaydetti:
"Vahim bir durum, geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakan'ının yeni Kovid19 varyantı içerikli aşılamanın bir 'boyun eğiş' olduğunu söylemesi, küresel sermayeye boyun eğmeyeceğini belirtmesi ile yaşanmıştır. Bir sağlık bakanının bu açıklamayı yapması, aşmaya çalıştığımız her türlü aşı tereddüdü, aşı reddine zemin hazırlayacak, yükseltmeye çalıştığımız sağlık okuryazarlığı düzeyini hiç şüphesiz ki baltalayacaktır."
"Acil yardım istasyonu başına düşen nüfus 3 katına çıktı"
Günlük 510 dakikalık randevular ile ortalama 100 hasta bakmaya başlayan hekimlerin tükenme noktasına geldiğini öne süren Yaman, "Polikliniklerde çözüm bulamayan ve yığılmaya başlayan hastalar, çözümü acil servislerde aramaya başlamış, sonuçta yıllık acil servis ziyareti, nüfusundan daha fazla olan bir kaosa sürüklenmiştir. Son 20 yılda, acil yardım istasyonu başına düşen nüfus tam 3 katına çıkmıştır. Tıkanan sistem, sağlık çalışanlarını ve hastaları karşı karşıya getirmiş, sağlıkta şiddeti tırmandırmış, vatandaşları hekimlere ve sağlık çalışanlarına düşmanlaştırmış, üstelik şiddet cezasız bırakılmıştır." dedi.
"Tükenen ve itibarsızlaştırılan sağlık çalışanları üzerine binen yükün artık taşınamaz hale geldiğini" iddia eden Yaman, "Çözümü sadece tesis güvenliğinde arayan zihniyet, bugün itibarıyla kod renk değişiklikleriyle çözüm üretmeye çalışan zihniyet, şiddetin tırmanmasına, ortamın çalışılmaz hale gelmesine zemin hazırlamıştır. Bu nedenle, hekimler geleceğini yurt dışında aramaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
Hekimlerin yurt dışına gitmesi ve istifa etmesi, atanmayan hemşireler gibi nedenlerle sağlıkta insan kaynağı sorununun da ortaya çıktığını söyleyen Yaman, temel sorunun sistem ve zihniyet olduğunu, sağlık çalışanı sayısı iki katına dahi çıkarılsa tıkanıklık yaşanacağını kaydetti.
"Avro kuru, ilaç endüstrisinde sıkıntı yaratıyor"
Yaman, tıbbi cihaz endüstrisinin, kur dalgalanmaları, kamunun borçlarını ödememesi ve uzayan vadeler nedeniyle malzeme temin edememesinin, sağlık sistemini daha da tıkadığını iddia ederek, özellikle beyin cerrahisi, ortopedi ve kalp cerrahisi gibi malzeme bağımlı branşlarda hastaların bekleme listeleri oluştuğunu ifade etti.
Aylin Yaman, belirlenen avro kurunun, ilaç endüstrisinde sıkıntı yarattığını, birçok ilaç grubunun sistemden çekilmesine neden olduğunu söyledi.
"Poliklinik randevuları en az 20 dakika olacak şekilde planlanmalı"
Sorunların çözümü için birinci basamak sağlık sisteminin sayısal ve nitelik olarak güçlendirilmesi, aile hekimi başına düşen nüfusun 2 binlere indirilmesi gerektiğini belirten Yaman, şöyle devam etti:
"Güçlendirilen birinci basamakla birlikte akılcı ve doğru kriterlerle planlanan sevk mekanizması başlatılmalıdır. Koruyucu hekimliğin güçlendirilerek 'önce hasta etmeme' prensibinin benimsenmesi, birçok vatandaşın sorununun birinci basamakta çözülmesine olanak sağlayacaktır. Poliklinik randevularının en az 20 dakika olacak şekilde planlanması elzemdir. Kısa randevularla çözüm bulamayan hastaların yeniden hastaneyi ziyaretinin önüne geçilmesi şarttır."
Yaman, tüm sağlık çalışanlarının özlük haklarının düzeltilmesi gerektiği söyleyerek, "Tırmanan şiddet için sistemsel düzenlemenin yanı sıra caydırıcı ve cezai yaptırımların hızla hayata geçirilmesi çok önemlidir. Türk Tabipler Birliği tarafından taslağı hazırlanan 'Şiddet Yasası'nın hayata geçirilmesi hızla gerçekleşmelidir." ifadelerini kullandı.