Türk Sağlık Sen Genel Başkanı Ek Ödeme Düzenlemesine İtiraz Etti! Türk Sağlık Sen Genel Başkanı Ek Ödeme Düzenlemesine İtiraz Etti!

Yeni bütçe, bütçedeki rakamsal büyümeyle övünen iktidar tarafından sunulurken, sağlık emekçileri, asıl önemli olanın bütçenin nereye harcanacağı olduğunu vurguluyor. 2024 yılı Sağlık Bakanlığı bütçesi ve 12. kalkınma planını değerlendiren Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şubesi İş Yeri Temsilcisi Kubilay Yalçınkaya, yeni bütçenin sağlık hizmetlerine erişim sıkıntısını gideremeyeceğini belirterek, "2023'te hemen her yurttaş ilaca, tedaviye ve hekime erişimde sıkıntı yaşadı. Bu bütçe, sağlık hizmetlerine erişim sıkıntısını giderecek bir bütçe değil. Sağlıkta yaşanan sıkıntıları önümüzdeki dönem daha da derinden hissedeceğiz" ifadeleriyle kaygılarını dile getirdi.

Yalçınkaya, 2024 yılı bütçesine göre sağlıkta kişi başına yaklaşık yüzde 57'lik bir artış yaşanacağına dikkat çekti. Ancak, artışın niteliği ve bu kaynakların nasıl kullanılacağı sağlık emekçileri için merak konusu olmaya devam ediyor.

Sağlık emekçileri, rakamların ötesinde sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi, sağlık emekçilerinin çalışma koşullarının düzeltilmesi ve halkın sağlığının öncelikli bir konu haline getirilmesi gerektiğini vurguluyor. 2024 bütçesi, sağlık sorunlarının çözümüne katkı sağlayacak mı, yoksa sıkıntılar daha da artacak mı, önümüzdeki dönemde dikkatle takip edilecek bir konu olarak gündemde yerini koruyor.

"NEREYE HARCANACAĞI ÖNEMLİ"

Sağlığın giderek piyasalaşması ve özel sektörün öne çıkması sorununun sürdüğünü dile getiren Yalçınkaya, “Kamuda hekim açığı sorunu var. Ve bunun temel sebebi Mehmet Müezzinoğlu ile Fahrettin Koca’nın politikalarıdır. Eskiden önce kamunun hekim açığı kapanır ardından özel sektöre kadro verilirdi. 2022 Sayıştay raporu ‘Özel hastaneleri denetlemiyorsunuz’ diyor. Kısacası sağlığın piyasalaşması kamuya her geçen gün zarar veriyor. Bütçeyi de böyle görmek gerekiyor. Gaziantep’e şehir hastanesi açıldı. 310 kadro açılmış; 20 uzman hekim tercih etmiş. Evet sağlık bütçesi rakamsal olarak arttı. Ama ne kadarı sağlığa yönelik ne kadarı betona harcanacak önemli olan budur” dedi.

"BU KALKINMA PLANI TUTMAZ"

On ikinci kalkınma planında aile hekimliği sisteminin değiştirilmesine dair hedeflere de değinen Yalçınkaya “Her ne kadar aile hekimliği sistemi AKP’den önceki kalkınma planlarında yer alsa da sistemi uygulamaya koyan bu iktidardır. Şimdi bu sistemi ucube olarak mı görüyorlar da değiştirmek istiyorlar diye soruyoruz? Yanlış anlaşılmasın aile hekimliği sistemini savunduğumuz yok” dedi. İster bütçeye ister kalkınma planına bakılsın asıl sorunun sağlığın piyasalaştırılması olduğunu dile getiren Yalçınkaya “Sağlık emeğinin seri üretim gibi görülmesine karşıyız. Sağlık hizmetinde ihtiyaç sağlıklı olma halini iyileştirmektir. Emekli yurttaşlar 7 bin 500 TL maaş alıyorken istediğiniz kalkınma planını açıklayın. Bu maaşla ne kalkınma planı ne de başka bir hedef tutar!” diye konuştu. 

"ÖNEMLİ OLAN SAĞLIĞA ÜCRETSİZ ERİŞİM"

On ikinci kalkınma planında iktidarın sıkça dile getirdiği ‘health Turkey’ yani sağlık turizmi iddiasını sürdürdüğünü ve yine 'Geleneksel, Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları' (GETAT) yaygınlaştırmaktan bahsedildiğine işaret eden Yalçınkaya “Bu iktidarın orta vadeli planı da kalkınma planı da ‘kopyala yapıştır’dan öte bir anlam ifade etmiyor. O yüzden sağlığa ayrılan bütçenin miktarı değil vatandaşın yeterli, ücretsiz ve bilimsel koşullar altında sağlık hizmeti alabilmesi önemli” diye konuştu.