Mevcut toplu sözleşme hükümlerine ek olarak “ek protokol” düzenlemesi yapılması çağrıları, memur sendikaları ve uzmanlar tarafından sıkça dile getirilmeye başlandı.
Hayat Pahalılığı Ek Protokol Talebini Güçlendiriyor
Son dönemde hızla yükselen enflasyon, memur maaşlarının alım gücünü ciddi oranda düşürdü. Toplu sözleşmeyle belirlenen 2026 ve 2027 maaş artış oranlarının yetersiz bulunması, kamu çalışanları cephesinde yeni bir düzenleme ihtiyacını doğurdu. Bu kapsamda, 2022 yılında kamu işçilerine uygulanan ek protokolün benzeri bir adımın memurlar için de atılması gerektiği savunuluyor.
2022’de Kamu İşçilerine Ek Zam Yapılmıştı
Hatırlanacağı üzere, 2022 yılında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Türk-İş ve TÜHİS arasında imzalanan Ek Çerçeve Anlaşma Protokolü ile kamu işçilerine %2,5 oranında ek zam yapılmıştı. Bu düzenleme, dönemin ekonomik koşulları göz önünde bulundurularak çalışma barışının korunması adına atılmış önemli bir adım olarak değerlendirilmişti.
Bugün ise benzer ekonomik sıkıntıların memur kesiminde daha da derin hissedildiği ve bu nedenle ek protokolün memurlar için de zorunlu hale geldiği vurgulanıyor.
Hukuki Zemin Hazır: Anayasa ve Yargıtay Destekliyor
Uzmanlara göre, ek protokol yapılmasının hukuki zemini açık. Anayasa’nın 54. maddesi toplu sözleşme hakkını güvence altına alırken, 128. maddesi kamu görevlilerinin mali haklarının toplu sözleşme hükümleri saklı kalmak kaydıyla düzenlenebileceğini belirtiyor.
Ayrıca, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nda da ek protokol yapılmasını açıkça yasaklayan bir hüküm bulunmuyor. Nitekim Yargıtay kararları da, taraflar arasında anlaşma olması halinde toplu sözleşmelere ek protokol eklenebileceğini teyit ediyor.
“Adalet Beklentisi Karşılanmalı”
Sendikal çevrelerden ve kamu çalışanlarından gelen ortak görüş ise şöyle:
“Hayat pahalılığı memurların gelirlerini ciddi şekilde eritti. Kamu çalışanlarının adalet beklentisi vardır. Bu beklentiyi karşılamanın en hızlı ve doğru yolu, mevcut toplu sözleşmeye eklenecek bir protokolle maaşlara ek artış yapılmasıdır.”
Böylece kamu işçileriyle memurlar arasındaki gelir dengesizliğinin kısmen de olsa giderilebileceği ifade ediliyor.
Gözler Hükümette
Memur sendikaları, bu taleplerini kamuoyuna sıkça duyurmaya devam ederken, gözler hükümetin Orta Vadeli Program (OVP) çerçevesinde alacağı kararlara çevrildi. Mevcut ekonomi politikaları gereği kısa vadede böyle bir adım atılması zor görünse de, seçim dönemine yaklaştıkça bu talebin daha fazla karşılık bulabileceği tahmin ediliyor.





