Yapılan araştırmalar sonucunda, ameliyata giren anestezi uzmanının, başka bir meslektaşının ismini kayıtlara yazdığı ve yerine imza attığı iddialarıyla ilgili olarak soruşturma başlatıldı. Hastane yönetimi, bu tür usulsüzlüklerin kesinlikle kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, konunun titizlikle incelenip gerekli önlemlerin alınacağını ifade etti.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 7 yıl önce hizmete açılan Mersin Şehir Hastanesi’nde anestezi uzmanları tarafından ameliyat sırasında verilen narkoz işlemlerinde usulsüzlük ve sahtecilik yapılarak, döner sermaye üzerinden haksız kazanç elde edildiği iddiasıyla ilgili İl Sağlık Müdürlüğü’nce açılan soruşturma devam ediyor.

Hastane bünyesinde tutulan kayıtlarda ameliyata giren anestezi uzmanının başka bir meslektaşının ismini yazıp, yerine imza atma uygulamasına soruşturmayla son verildi. Uygulamaya son verilmesinin geçmişte yapılanların kanunsuz olduğunun da bir itirafı olarak değerlendiriliyor.

İsminin açıklanmasını istemeyen üst düzey sağlık çalışanı, bir muhakkikçe yürütülen soruşturmanın yeterli olmayacağını, bu nedenle bakanlıktan müfettiş talebinde bulunulması ve savcılığın da soruşturma açması gerektiğini söyledi.

SORUŞTURMA DEVAM EDİYOR

Konuya ilişkin haberin medyada yayınlanmasıyla soruşturma açıldı. Soruşturmanın başladığı 18 Nisan’da hastane bünyesinde ‘rant’ kokan uygulamalara son verildi. Hastanede tutulan kayıtlarda bir mesai gününde bazı doktorların 49, 36, 30, 28, 22 ve 20 hastaya narkoz verdiğine yönelik uygulamaya soruşturmanın açıldığı günden itibaren son verilirken, ameliyat sırasında narkoz veren doktorun kendi ismini yazmayıp, başka bir doktorun ismini yazarak, narkoz işlemini diğer doktor yapmış gibi göstermesine yönelik ‘sahtecilik’ kokan işlem de rafa kaldırıldı. Hastanede artık ameliyata hangi anestezi uzmanı girmişse kendi ismini yazarak imza atıyor.

İŞLEMİ KENDİSİ YAPARKEN, BAŞKA DOKTORUN İSMİNİ YAZIYORDU

Anestezi doktoru ayrımcılığının hat safhada olduğu belirtilen Mersin Şehir Hastanesi’nde, döner sermayeden fazla pay alabilmek için de sahtecilik yapıldığı öne sürülmüştü. Ameliyat sırasında narkoz veren doktorun kendi ismini yazmayıp, başka bir doktorun ismini yazarak, narkoz işlemini diğer doktor yapmış gibi göstererek döner sermayeden fazla pay almasının yolu açılmıştı.

Ameliyatı yapan görevli doktor ‘Ameliyat notu’ yazarken, narkoz veren anestezi uzmanının evrakta yazıldığından başkası olduğunu görmesine rağmen, bir işlem yapmayarak sessiz kalmasına yönelik sağlık camiasındaki ‘Sahtecilik’ iddiasıyla ilgili işlemler, açılan soruşturma ile son buldu.

Bu gelişme, geçmişte yapılan işlemlerin de hukuksuz ve ranta dönük olduğunun da bir itirafı olduğu şeklinde değerlendiriliyor.

ANESTEZİ UZMANI 6 YILDIR BAŞHEKİMLİK KOLTUĞUNDA 

Hastane bünyesinde cerrahların yapılan sahteciliği şikayet etmemesinin asıl nedeni ise 6 yıldır başhekimlik koltuğunda Doç. Dr. Bahar Aydınlı’nın bir anestezi uzmanı olarak görev yapmasına bağlanıyor.

Yapılan sahtecilik sonucunda hastanede yaşanabilecek herhangi bir adli olay veya ihmal iddiasında ise ameliyata giren gerçek kişi değil, evraklara ismi yazılıp yerine başkası tarafından imza atılan doktorun sorumluluğu bulunuyor.

Yaşanabilecek adli olaylarda bu durumun hukuksal açıdan büyük sıkıntı yaratacağı ifade ediliyor.

RAKAMLAR DUDAK UÇAKLATMIŞTI

Mersin Şehir Hastanesi’nin kayıtlarına göre 19.01.2023’te 8 saatlik mesai dilimi içinde Dr. A.Y., 49 hastaya narkoz verdi. Narkoz verilen 49 işlemin 21’i Genel Cerrahi, 12’si Kadın Doğum, 16’sı ise diğer ameliyathanelerde gerçekleşti. 07.04.2022’de Dr. S.Y., bir mesai gününde 36 hastaya narkoz verdi.

Bu işlemin 24’ü Genel Cerrahi, 12’si ise Çocuk Cerrahi bölümünde yapıldı. 18.01.2023’te Dr. E.H.H.’de yine bir mesai gününde 30 hastaya narkoz, 17.01.2023’te Dr. H.Ö., tarafından da 20 hastaya narkoz verildiği kayıtlarda yer aldı.

Bu işlemler, büyük ve riskli ameliyatların yapıldığı kadın doğum, çocuk ve kalp cerrahisinin de aralarında yer aldığı tüm ameliyathanelerde gerçekleşti. 07.12.2022’de Dr.H.S tarafından bir mesai gününde 22 hastaya narkoz verildi. Bu işleminin 14’ü çocuk cerrahisi, 8’i ise üroloji ameliyatı sırasında gerçekleşti.

Narkoz vermedikleri halde diğer doktorların narkoz vermiş gibi gösterilmesiyle usulsüzlük ve sahtecilik yapılarak idareye yakın olduğu öne sürülen anestezi uzmanlarının, hak etmedikleri yüksek meblağlara ulaşan fazla döner sermaye payı almalarının sağlandığı belirtiliyor.

“BAKANLIKTAN MUTLAKA MÜFETTİŞ İSTENMELİ”

Mersin Şehir Hastanesi’ndeki sahtecilik ve usulsüzlük iddialarının boyutunun son derece büyük olduğu ifade ediliyor. Hastane bünyesinde yaşananları büyük bir ‘skandal’ olarak nitelendiren ve isminin açıklanmasını istemeyen bir sağlık çalışanı şunları söyledi:

“Hastane bünyesinde yıllardır bu skandal yaşanmaktadır. Mersin Şehir Hastanesi’nde uygulanan anestezi yöntemi uygulamasının bir örneği yoktur. Çünkü, yapılan işlem kanunsuz ve rantta yönelik bir işlemdir.

Bu uygulama kapsamında ‘Görevi kötüye kullanma, resmi evrakta sahtecilik, usulsüzlük, haksız kazanç elde etme’ gibi suçların işlendiği aşikardır. Devam eden soruşturma mutlaka geriye dönük yapılmalıdır. Böylece işlenen suçun mali boyutu da gözler önüne serilecektir. Ayrıca, sağlık camiasında konuşulanlara göre soruşturmanın kapatılacağına yönelik de endişe bulunmaktadır.

Burada yapılacak olan ön soruşturmacının konuyu bakanlığa rapor ederek, geniş ve kapsamlı bir soruşturmanın yapılması için müfettiş talebinde bulunulmasıdır. Bu soruşturmanın altından bir muhakkikin kalkması mümkün görünmüyor. Muhakkikin soruşturmada lüzumu mahkeme kararı verip vermeyeceği de kamuoyu tarafından merak edilmektedir. Burada yapılması gereken savcılığın da soruşturma açmasıdır.”