Almanya, uzun süredir nitelikli iş gücü eksikliğiyle mücadele ediyor. Bu eksikliği gidermek için yurt dışından yetenekli ve kalifiye çalışanlara ihtiyaç duyuluyor. Nüfus azalması ve yaşlanma, özellikle sağlık sektöründe kalifiye personel ihtiyacını arttırıyor. Almanya, doktorlardan hemşirelere kadar on binlerce sağlık çalışanına ihtiyaç duyuyor.

Bu amaçla, 23 Haziran Cuma günü Federal Meclis tarafından yeni bir işgücü yasası kabul edildi. Türkiye dahil birçok ülkeden doktorlar, hemşireler ve hasta bakıcılar Almanya'ya gelmeye başlıyor. Türkiye'de enflasyon, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet, kutuplaşma ve siyasi baskı ortamı nedeniyle Almanya'ya göç etmek isteyen birçok sağlık çalışanının olduğunu söylemek mümkün.

'KENDİMİ HUZURLU HİSSETMİYORDUM'

Almanya'nın Ruhr Bölgesi'ndeki Herne kentinde bir hastanede hemşire olarak çalışan 27 yaşındaki Ali Canbay, 2021 yılında Almanya'ya gelmiş. Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özal Hastanesi'nde çalışmış olan Ali Canbay, Türkiye'de sağlıkçılara yönelik şiddet ve insanların birbirlerine saygısızlığı sebebiyle Almanya'ya geldiğini söyledi.

“Kazancım fena değildi, 2021'de asgari ücretin üç katı aylık alıyordum, ama kendimi huzurlu hissetmiyordum” diyen Canbay, Almanya'ya gelmesinin bir başka sebebi olarak da sosyal medyada Almanya'nın 'güllük gülistanlık' olarak sunulmasını gösterdi. Instagram'da Almanya'da bulduğu bir aracı firma üzerinden Almanya'ya gelen Ali Canbay, dil kursu ve diğer işlemlerin 15 ay kadar sürdüğü bilgisini paylaştı.

'TÜRKİYE'YE GERİ DÖNMEYİ DÜŞÜNMÜYORUM'

İleride Türkiye'ye geri dönmeyi düşünmediğini ve buraya yerleşeceğini söyleyen Canbay, burada çok mutlu olmasa da hayatından memnun olduğunu belirtti. Net 1.800 euro aylık alan Canbay, vergi ve diğer kesintilerin yüksekliğinden şikayet etse de ileride yoğun bakıma geçmeyi düşündüğünü, böylece aylığının artacağını söyledi.

Çalıştığı hastanede epeyce yabancı doktor ve hemşirenin çalıştığını da anlatan Canbay, burada işlerin çok olduğunu belirterek, “Türkiye'de belli bir alanda çalışıyorduk, burada hemşire olarak neredeyse her işi yapmak zorundayız” dedi.

DÜNYANIN BİRÇOK ÜLKESİNDEN BAŞVURU VAR

Bochum Ruhr Üniversitesi bünyesindeki dört hastaneden biri olan St. Josef Hospital Bakım Bölümü Başkan yardımcısı Silke Schmidt-Biele ise iki yıldır yurtdışından hemşire, hasta bakıcı ve ebe istihdam ettikleri bilgisini paylaştı.

Dünyanın birçok ülkesinden başvurular olduğunu belirten Schmidt-Biele, hemşire, hasta bakıcı, çocuk hemşiresi ve ebeye ihtiyaçlarının olduğunu söyledi. Şimdiye kadar 30 kadar eleman aldıklarını, 50 kadar elemanın da işlemlerinin sürdüğünü belirten Schmidt-Biele, bu kişiler arasında 10 dolayında Türkiye'den eleman bulunduğunu anlattı.

BAŞVURU İÇİN EN AZ B1 DÜZEYİNDE ALMANCA GEREKİYOR

Elemanların yüzde 5 kadarını aracı firmalar üzerinden aldıklarını söyleyen Schmidt-Biele, internet sayfaları üzerinden doğrudan başvuruyu tercih ettiklerini vurguladı.

Schmidt-Biele, başvuru süreci ve sonrasıyla ilgili şu bilgileri paylaştı: “Başvuru için en az B1 düzeyinde Almanca gerekiyor. Yurtdışından bir sağlıkçı bize başvurduğunda en geç 24 saat içinde kendisiyle bağlantı kuruyoruz. Bundan sonra diploma tanıtma başta olmak üzere bütün işlemleri için destek oluyoruz, bunların masraflarını karşılıyoruz. Almanya'ya geldiklerinde hastanede B2 Almanca kursu sunuyoruz, ev bulma ve bütün bürokratik işlemlerinde destek oluyoruz. Ayrıca 1.200 euro da prim veriyoruz."

Schmidt-Biele'nin verdiği bilgiye göre, tanıtma işlemleri tamamlandığında, bir hemşire 2.600 euro brüt aylıkla işe başlıyor, bunun üzerine primler geliyor. Mesleki geliştirme ve bölüme göre aylık brüt 4 bin euroya kadar yükselebiliyor.

'TÜRKİYE'DEN AKIN VAR'

Ruhr Bölgesindeki Herne kentinde dil okulu Atlantis Eğitim Merkezi'nin sahibi Mesut Çetin ise Türkiye'den Almanya'ya gelmek isteyen çok sayıda sağlıkçı olduğunu söyledi.

İstanbul Kadıköy'de Almanca kursu verdiklerini bildiren Çetin, burada şu anda 80 hemşire, 20 makine teknisyeni ile 10 berberin Almanya'ya gelmek için Almanca öğrendiklerini belirtti. Almanya'da hastanelerle anlaşmaları olduğunu, B1 düzeyinde Almanca öğrenenleri Almanya'ya getirdiklerini, B2 kursunu da merkezlerinde yaptıklarını anlatan Çetin, diploma tanıtma, ev bulma ve diğer konularda yardımcı olduklarını da aktardı.

Çetin'in anlattığına göre, Türkiye'de epeyce aracı firma bulunuyor, bunlar arasında güvenilir olmayanların sayısı ise az değil.