İhalenin yapıldığı pek çok ilde bankalardan gelen teklifler beklentilerin altında kalırken, bazı teklifler nedeniyle ihaleler iptal edildi, bazıları ise ileri tarihlere ertelendi. İşte 2 Ekim 2025 itibarıyla sağlık promosyon ihalelerindeki son durum:
Bolu’da İlk Oturumdan Sonuç Çıkmadı
Bolu İl Sağlık Müdürlüğü, maaş promosyon ihalesinin ilk oturumunu bugün gerçekleştirdi. Ancak bankalardan gelen tekliflerin yaklaşık 80 bin TL seviyesinde kalması üzerine ihale ileri bir tarihe ertelendi. İhalenin yeniden yapılacağı tarih henüz netleşmedi.
Konya’da Umutlar 10 Ekim’e Kaldı
Konya İl Sağlık Müdürlüğü de bugün promosyon toplantısını gerçekleştirdi. Fakat beklenen düzeyde teklif alınamaması nedeniyle ihale iptal edildi. Yeni ihale tarihi olarak 10 Ekim 2025 belirlendi.
İstanbul’da Gözler 17 Ekim’e Çevrildi
İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün maaş promosyon ihalesi ise henüz yapılmadı. Planlanan tarih 17 Ekim 2025 olarak açıklandı. İstanbul için, Türkiye genelinde ortalamanın üzerinde bir teklif beklendiği ifade ediliyor.
Van’da Yüksek Teklif Geldi Ama Yeterli Görülmedi
Van İl Sağlık Müdürlüğü’nün gerçekleştirdiği ihalede en yüksek teklif İş Bankası’ndan 76 bin TL ile geldi. Ancak diğer tüm bankalar düşük teklif verdi veya ihaleden çekildi. Tüm bu gelişmelerin ardından ihale iptal edildi. Yeni tarih henüz duyurulmadı.
-
İş Bankası: 76.000 TL
-
Ziraat Bankası: 75.000 TL (çekildi)
-
Vakıfbank: 73.000 TL (çekildi)
-
Yapı Kredi: 71.000 TL (çekildi)
-
Denizbank ve Garanti: 27.000 TL (çekildi)
Kocaeli’de Teklifler Açılış Tutarının Altında Kaldı
Kocaeli İl Sağlık Müdürlüğü’nün promosyon ihalesi ise 8 Ekim 2025 tarihinde gerçekleştirildi. Ancak ihalenin açılış tutarı olan 100.000 TL’nin altında kalan teklifler nedeniyle ihale iptal edilerek ileri bir tarihe ertelendi.
-
Vakıfbank: 60.000 TL
-
Halkbank: 60.000 TL
-
QNB Finansbank: 45.160 TL
-
İş Bankası: 45.000 TL
-
Ziraat Bankası: 40.000 TL
Genel Değerlendirme: Dağınık Yapı Sorun Yaratıyor
İl bazında ayrı ayrı yürütülen promosyon ihaleleri, sağlık çalışanlarının beklentilerini karşılamaktan uzak. Uzmanlar, bu sürecin merkezi çerçeve anlaşmalar ile yeniden yapılandırılması gerektiğini vurguluyor. Çalışanlar ise "suçlu banka ya da kurum değil, sistemin kendisi" diyerek ortak bir çözüm çağrısında bulunuyor.