Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren düzenlemeye ilişkin açıklamalarda bulundu. Kahveci, uygulamanın olumlu bir adım olduğunu ancak kapsamının dar tutulmasını eleştirdi.
Kamu-Sen: “Yarı Zamanlı Çalışma Toplumsal Bir İhtiyaçtır”
Önder Kahveci, yarı zamanlı çalışma hakkının kamu çalışanlarının uzun süredir talep ettiği bir düzenleme olduğunu belirtti.
Bu uygulamanın, çalışanların aile hayatını destekleyen bir adım olduğuna dikkat çeken Kahveci, “Çocukların erken gelişim döneminde anne ve babalarının yanında olmaları hem aile bütünlüğü hem de çocuk sağlığı açısından büyük önem taşıyor” dedi.
Sadece Kadrolu Memurlar Kapsamda, Sözleşmeliler Hariç Bırakıldı
Yeni düzenlemenin en önemli eksikliklerinden biri, yalnızca 657 sayılı Kanun’un 4/A maddesi kapsamındaki kadrolu memurları kapsaması oldu.
Kahveci, bu durumun çalışma barışını zedeleyeceğini vurguladı.
Yarı zamanlı çalışma hakkından yararlanamayan gruplar şunlar:
-
4/B statüsünde çalışan sözleşmeli personel
-
399 sayılı KHK ile çalışan personel
-
5393 sayılı Kanun kapsamında belediyelerde çalışan sözleşmeli personel
-
Özel hizmet sözleşmesi ile çalışanlar ve diğer esnek istihdam modellerindeki kamu çalışanları
“Eşit Haklar Herkes İçin Geçerli Olmalı”
Kahveci, ailevi sorumluluklar açısından istihdam türleri arasında bir fark olmadığını vurguladı.
“Aynı iş yerinde çalışan iki kamu görevlisinden biri bu haktan yararlanabilirken, diğeri sadece istihdam şekli nedeniyle mahrum kalıyor. Bu durum adalet ilkesine aykırıdır” diyen Kahveci, kamu hizmeti veren tüm çalışanların eşit haklara sahip olması gerektiğini ifade etti.
Kamu-Sen Girişimlerini Sürdürecek
Türkiye Kamu-Sen, yarı zamanlı çalışma hakkının tüm kamu çalışanlarını kapsaması için gerekli girişimlerini sürdüreceğini duyurdu.
Kahveci, “Kamuda ayrım yapılmaksızın tüm çalışanların bu haktan yararlanması için mücadele edeceğiz. Aile odaklı sosyal politikaların genişletilmesi yönündeki çalışmalarımıza devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
“Aile Yılı’nda Bu Eksiklik Giderilmeli”
2025 yılının “Aile Yılı” olarak ilan edildiğini hatırlatan Kahveci, böylesi bir dönemde ayrımcılık içeren uygulamaların kabul edilemeyeceğini belirtti.
“Bu düzenleme, aileyi merkeze alan bir yaklaşımın ürünü olmalı. Eşitlik ilkesine uygun yeni bir düzenleme acilen yapılmalı” çağrısında bulundu.