Üniversite bünyesinde yaşanan bu istifalarla ilgili yapılan yazılı açıklamada, "Üniversiteler, araştırma, geliştirme, eğitim öğretim ve yeni öğretim üyelerinin yetiştirilmesi amacıyla kurulmuş akademik kurumlardır" denilerek, acil tıp anabilim dalında görev yapan hekimlerin istifalarının, üniversite ve fakültedeki yönetimsel sorunlar ve baskılar nedeniyle gerçekleştiği vurgulandı.
Açıklamada ayrıca, "Tıpta Acil Hekimliği özel bir ihtisas dalıdır ve bu alanda kariyer yapmak isteyen hekimler, üniversitelerin acil tıp anabilim dalı bünyesinde araştırma görevliliği yaparak ilerlerler. Ancak, Tıpta Uzmanlık Sınavı sonuçları ve TUS sınavlarında yeterli tercih olmaması nedeniyle Acil Tıp Kliniği kadroları da boş kalmıştır" ifadelerine yer verildi.
Açıklamada ayrıca, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’ndeki acil servis hizmetlerinin az sayıdaki öğretim üyesi ve asistan hekimle yürütülmeye çalışıldığı ve diğer kliniklerden acil rotasyonu adı altında yapılan görevlendirmelerle acil servis hizmetlerinin devamlılığı sağlanmaya çalışıldığı vurgulandı.
Acil tıp anabilim dalında yeterli öğretim üyesi ve uzmanlık öğrencisi olmaması nedeniyle hastane acil servis hizmetleri yürütülemez noktaya geldiği belirtilen açıklamada, "Sorunların içinden çıkılmaz bir hal alması üzerine, Tıp Fakültesi Dekanlığı ve Hastane Yönetimi, fakültedeki diğer ana bilim dalı başkanlıklarına, öğretim üyelerine ve asistan hekimlere baskı yaparak, asistan hekimlerin acil servis nöbetine dahil edilmesini istemeye başlamıştır. Bu hafta içinde ana bilim dalı başkanları ve asistan hekimlerle toplantı yapan yönetim, asistan hekimlerin acil servis nöbetine dahil edileceğini, itiraz edenler hakkında idari işlem yapılacağını bildirmiştir" ifadeleri kullanıldı.
'MEVZUATA AÇIKÇA AYKIRI'
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi’nin uygulama ve araştırma merkezi olduğu belirtilen açıklamada, şunlar dile getirildi:
"Geldiğimiz noktada, acil servis hizmetleri yürütülemez noktaya gelmiştir. Üniversite yönetiminin hataları, kamu sağlık hizmetlerinin aksamasına neden olmaktadır. Tıp fakültesinde, temel tıp anabilim dallarında görevli asistan hekimler başta olmak üzere diğer ana bilim dallarındaki asistan hekimlerin acil serviste nöbet tutmaya zorlanması hukuka, uzmanlık eğitiminin niteliğine ve bilimsel ilkelere aykırı bir uygulamadır. Dolayısıyla, DEÜ Tıp Fakültesinde görevli uzmanlık öğrencilerinin acil serviste görevlendirilmesi yürürlükteki mevzuata ve yargı kararlarına açıkça aykırıdır. Acil sağlık hizmetleri konusunda hiçbir bilgi ve tecrübesi olmayan asistan hekimlerin acil serviste görevlendirilmesi, hasta güvenliğini riske etmekte ve hekimleri hukuki sorunlarla karşı karşıya getirmektedir. Üniversite yönetimini hukuka ve bilime saygı göstermeye, sorunları sağduyu ve hekimlerin katılımı ile çözmeye davet ediyoruz. Hukuka ve bilimsel olmayan uygulamalara karşı yasal yollara başvuru konusunda meslektaşlarımızın yanında olduğumuzu vurgulamak istiyoruz."