Seçimlerin ardından sıkı para politikasına devam yönündeki kararlı mesajların ardından dolardaki yükseliş beklentisi kırılmıştı.
Yabancı sermaye girişinde kıpırdama görülürken, içeride hem şirketler hem de vatandaşlar dolar da satışa geçmeye başlamış durumda.
Bugün açıklanan mart ayı enflasyonu ile beraber TÜFE’de gerileme eğilimi dövize talebi daha da düşüreceği şeklinde yorumlanıyor.
Seçimlerin ardından Cumhurbaşkanı, ekonomi yönetimi ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı düzeyinde gelen "mevcut ekonomi politikalarına devam" mesajları, dövizdeki gerilimin azalmasında etkili oldu.
DÖVİZ BÜROLARINDA SATIŞ İÇİN YOĞUNLUK VAR
Haftanın başından itibaren olumlu yabancı raporlarının gelmesiyle birlikte yabancı sermaye girişi de başladı, bu da kurları baskı altına aldı. Yüksek kredi maliyetine rağmen şirketler, Türk Lirası (TL) ihtiyacı için dolar satışına başladı. Vatandaşlar da TL'deki yüksek getiriye geçiş yapmak üzere döviz bürolarına bu sefer satış için koşmaya başladı.
Ekonomide yeni dönemin en büyük hedefi olarak enflasyonla mücadele öne çıkıyor. Bu anlamda atılan adımların enflasyon üzerindeki etkileri dikkatle takip ediliyor. Bugün Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından mart ayı enflasyonu açıklandı. Ocak ve şubat aylarında TÜFE sırasıyla yüzde 6,70 ve yüzde 4,53 olarak gerçekleşmişti. İstanbul Ticaret Odası (İTO) tarafından bu hafta açıklanan mart ayı enflasyonunun ise yüzde 3,93 olduğu belirtilmişti.
Yerel seçim sonuçlarını ve sonrasındaki dönemi değerlendiren ekonomistler, "Seçmenler aslında yüksek enflasyon ve hayat pahalılığına karşı bir mesaj verdi. Dolayısıyla şu an bununla mücadele eden ekonomi yönetimi hedefte değil, tam aksine elleri daha da güçlendi. Bununla birlikte, sıkı politikanın yatırımlar ve işsizlik üzerinde bazı etkileri olabilir. Para politikasına ek olarak, özellikle TCMB ve TÜİK gibi kurumlar tarafından hayata geçirilecek yapısal reformlar da artık daha önemli hale geldi" şeklinde konuşuyor.
