Son altı ayda kira dahil olmak üzere, 30'dan fazla gider kalemine en az yüzde 50 zam yapıldığını vurgulayan aile hekimleri, "Sadaka değil, haklarımızı talep ediyoruz" diyorlar. Geçmişte "Sağlıkta Dönüşüm Programı" kapsamında sağlık ocaklarının yerine aile hekimliği sistemine geçilmesi, birinci basamak sağlık hizmetinin neredeyse tamamının aile hekimliği birimleri tarafından üstlenilmesiyle gerçekleşmişti. Şimdi ise aile hekimleri, aldıkları zam oranının mevcut koşullara uygun olmadığına dikkat çekerek, taleplerinin haklılığını vurguluyorlar.

Aile sağlığı birimleri, hala yıllık yaklaşık 240 milyon başvuruya ev sahipliği yaparak, tüm sağlık basamaklarına (birinci, ikinci, üçüncü) yapılan toplam başvuruların 675 milyon 652 bin olduğu düşünüldüğünde, aile hekimlerinin büyük bir yükü üstlendiği rahatlıkla söylenebilir.

2021 yılı istatistiklerine göre Sağlık Bakanlığı'nda toplam 107 bin 248 hekim mevcut (ülkedeki toplam hekim sayısı 183 bin). Bu hekimlerin yaklaşık 27 bini aile hekimi olarak çalışmaktadır. Bu durumda her aile hekimine ortalama 3 bin 306 kişi düşmektedir. Toplam aile sağlığı merkezi (ASM) sayısı 8 bin 57'dir ve bu merkezler arasında en yüksek sayıya sahip olan İstanbul'da 4 bin 969 aile hekimliği birimi bulunmaktadır. Yine İstanbul'da bir aile hekimine düşen ortalama nüfus 3 bin 188'dir.

Bu istatistikler, aile hekimlerinin önemli bir sağlık yükünü sırtladığını ve yoğun bir şekilde çalıştığını göstermektedir. Aile sağlığı birimleri, ülkenin sağlık hizmetlerinde hayati bir rol oynamakta ve vatandaşların sağlık ihtiyaçlarını karşılamak için büyük bir çaba sarf etmektedir.

Bazıları kapanma noktasına geldi

Aile hekimliği sisteminde, hekimlere maaş ve cari gider ödeniyor. ASM’lerin genel giderleri yani kira, elektrik, ısınma, telefon, internet, ekstra çalışan ebe, hemşire, laborant, tıbbi sekreter, temizlik, güvenlik görevlilerinin maaşı, SGK’sı, tıbbi sarf malzemeleri, jeneratör, defibrilatör, aşı dolabı gibi demirbaşlar, temizlik malzemeleri yine aile hekimleri tarafından, bakanlığın ödediği cari giderden karşılanıyor.

Sistem ilk hayata geçirildiğinde, ekonomik koşullar farklıydı. Cari giderler masrafları karşılamaya yettiği gibi artıyordu da. Ama kontrol edilemeyen enflasyon, kira, malzeme fiyatlarındaki artış vs., cari gider ödemesinin üstüne çıkınca ASM’leri çevirmek sorun oldu. Bazı ASM’lere yetmiyor. Hekimler maaşlarından takviye ediyor. Artan giderlerle baş edebilmek için personel azaltıyor. Bazıları kapanma noktasına geldi. Nüfusu az olan aile hekimleri, bulundukları birimleri bırakıyor. Aile hekimsiz kalan birimleri ilçe sağlık müdürlükleri işletmeye çalışıyor.

‘ASM’ler tek tek kapanacak’

Geçen günlerde İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün önüne giden aile hekimleri seslerini, dertlerini duyurmaya çalıştı.

İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) Genel Sekreteri Sercan Ahmet Uluç burada, emekliliğe yansıyacak, performans, teşvik, ek ödeme, seyyanen ödeme gibi hiçbir şarta bağlı olmayan, insanca yaşayabilecekleri, yoksulluk sınırı üzerinde tek bir maaş istediklerini haykırdı.

Aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarının pes etme noktasına geldiklerini belirten Uluç, şunları dedi: “ASM’ler can çekişiyor! 25-30 kalemden fazla sabit giderimiz var. Boya, badana, tadilat , bilişim maliyeti gibi değişken olan harcamaları saymıyoruz bile. Bir elimizde steteskop diğer elimizde hesap makinesiyle çalışıyoruz adeta.”

Son beş yılda cari gider ödemesinin enflasyon artışına oranla çok geride kaldığını ifade eden Uluç, şöyle devam etti: “Asgari ücret artışı yüzde 611, kira artışı yüzde 500, kullanılan tüm malzemelere en az yüzde 500 zam gelmişken cari gider artışı bu oranların yanına bile yaklaşamadı. Sağlığı, sağlık hizmetini ayakta tutmak için aradaki farkı hekimler kendi cebinden karşılama noktasına geldi. Gelirlerimizde hakettiğimiz iyileştirme yapılmadığı takdirde sistemden çıkışlar artacak. Sistem tamamen tıkanacak. ASM’ler tek tek kapanacak.”

‘İşletmeci gibi çalışıyoruz’

TTB Aile Hekimliği Kolu Başkanı Dr. Emrah Kırımlı, mevcut koşullarda aile sağlığı sistemin yürümediğini söyledi.

ASM’lerin yaklaşık yüzde 70’i kamu binalarında, kalan yüzde 30’u ‘sanal ASM.’ Yani aile hekimlerinin tek başına veya genellikle iki ila dört hekimin bir araya gelerek kiraladığı, tadilatını ve içini kendilerinin tefriş ettiği ASM’ler.

Baştan beri, bütün mali yükümlülüklerin aile hekime bırakılmasının yanlış olduğunu belirten Kırımlı, özellikle kiraların çok yüksek olduğu ilçelerde ve nüfusu az ASM’lerin büyük sıkıntı çektiklerini dile getirdi: “Bu kiralarla dönmez, başka bir yol bulunması lazım. İlçe belediyeleri kreşler gibi ASM de yapabilirler. Bazı belediyeler yapıyor ama il sağlık müdürlüğü mutabakatla alıyor. Sonra aile hekimlerine kiralıyor. Bu sadece İstanbul’un sorunu değil. Ülkede, hemen her yerde sorun. ASM’ler temel sağlık hizmetinin verildiği yerler. Asıl işimizle uğraşmamız gerekirken bunlarla boğuşuyoruz. Baştan beri söylediğimiz gibi, ASM’ler kamu binalarına kurulsun, biz kamu çalışanı olalım, işimizi doğru düzgün yapalım. Muhasebeyle, hesaplarla uğraşmayalım. Bu durumda işletmeci gibi çalışıyoruz. Her şeyi biz düşüyoruz.”

‘Sistemin yumuşak karnıydı’

İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi, aile hekimi Dr. Saffet Ercan, sorunu şöyle özetledi: “Her şeyin fiyatı uçmuş, gitmiş. Yüzde 17,5’luk cari gider artışı masrafı karşılamaktan çok uzak. Cari gider sistemin yumuşak karnıydı. Artık sistem çalışmamaya başladı. Aile hekimliğinin belki başta bir cazibesi vardı ama yitirdi. ASM çalışanlarının maaşları zaten yetersizdi. Cari gider yetmeyince, hekimler maaşlarını da katmaya başlayınca sistemden çıkmaya başladılar. Daha rahat edebilecekleri yerler bakmaya, örneğin işyeri hekimliğini düşünmeye başladılar. Sistemin çok fazla açmazı var. Böyle giderse, ASM’lerden ayrılmalar ilçe ilçe devam edecek.”

Meslek örgütlerinin ilk günden beri ASM’lerin işletilmesi modeline karşı çıktığını vurgulayan Ercan, şunları dedi: “ASM’ler için binayı kamu vermeli. Cari gider sistemi tamamen kaldırılmalı. Finansmanı kamu otoritesi tarafından yapılmalı. Biz de kamu çalışanı olmalı, emekliliğe yansıyan ve tek bir ücret almalıyız. Görüyoruz ki Sağlık Bakanı Fahrettin Koca sağlık turizmiyle çok meşgul. Bize odaklansa daha iyi olacak. Milyonların sağlığı söz konusu.”