4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'ndaki düzenlemeler, çalışanlar arasında eşitsizlik yarattığı gerekçesiyle eleştiriliyor.
Sendikal Rekabet Ortadan Kalktı: Fırsat Eşitliği Yok
Mevcut yasal düzenlemeler nedeniyle iş kolu sendikaları ile hizmet kolu sendikaları arasındaki denge bozuldu.
Sendikalar arasında adil bir rekabet ortamı bulunmadığı için çalışanların hak talepleri yeterince karşılık bulamıyor.
“Memur Sendikacılığı Üvey Evlat Konumunda”
Memur sendikacılığı ile ilgili süreçlerde, iş kolu sendikalarının toplu sözleşme tekliflerini reddetme hakkı bulunurken, hizmet kolu sendikalarında bu hak yok.
Hizmet kolundaki sendikalar, sunulan teklifi kabul etmek zorunda kalıyor. Bu durum, memur sendikacılığı açısından adalet duygusunu zedeliyor.
Çalışanlar Arasında Maaş Makası Büyüyor
İş kolu ve hizmet kolu çalışanları arasındaki maaş farkı giderek açılıyor.
Bu fark, çalışma barışını olumsuz etkileyen önemli bir sorun haline geldi.
Toplu sözleşme süreci başlamadan önce bu uçurumun kapatılması için bir ara formül geliştirilmesi gerektiği vurgulanıyor.
İş Kolları Daha Avantajlı Durumda
İş kolu sendikaları, geriye dönük hak kayıplarını telafi edebiliyor ve gelecekteki enflasyon farkından etkilenmiyor.
Aynı durum hizmet kolu çalışanları için geçerli değil. Bu durum, hayat pahalılığı karşısında hizmet kolundaki memurları dezavantajlı hale getiriyor.
Çözüm Önerisi: Adalet İçin Yeni Bir Düzenleme Şart
Kamu çalışanları arasında sosyal ve ekonomik adaletin sağlanabilmesi için:
-
İş kolu ve hizmet kolu arasındaki farkların giderilmesi,
-
Toplu sözleşme süreçlerinde hizmet koluna da teklif reddetme hakkı tanınması,
-
Çalışanlar arasında maaş eşitsizliğini azaltacak düzenlemelerin yapılması gerektiği ifade ediliyor.
Yetkili sendikalar ve kamu yöneticileri, bu sorunun çözümü için adım atmaya çağrılıyor.