Son günlerde coronavirus pandemisi ile sağlık hizmetleri ve çalışanlarının öneminin bir kez daha ortaya çıktığını belirten KAMU SAĞLIK-SEN GENEL BAŞKANI ÜMİT KARATAŞ açıklamasına şöyle devam etti;

"Sağlık çalışanlarının durumu alarm veriyor.

Ülke ekonomisinin giderek ağırlaşan kriz koşullarıyla düşük ücret düzeyi ile mücadele etmeye çalışan sağlık çalışanlarının  yaşam koşulları giderek kötüleşmektedir. Döner sermaye ve diğer ek ödemelerinde sıkıntılar yaşayan sağlık çalışanları, düşük sabit ücretle yaşamını sürdürmekte güçlük çekmektedir. Sağlık çalışanları borçlanarak yaşamak zorunda kalmaktadır.

Sağlık çalışanları işini kaybetme korkusu yaşamakta, Emeklilik durumunda yaşanacak hak kayıpları konusunda endişe duymaktadır.

Radyasyon; enfeksiyonlar; anestezik ve kimyasal maddelere maruz kalan sağlık çalışanları mesleki hastalıklarla karşı karşıya kalmakta, yaşam dağıtırken hayatlarından olmaktadır.

Sağlık alanında kayıt dışı çalışma artmakta, taşeron sağlık çalışanı sayısı her geçen gün yükselmektedir.

Sağlık çalışanları toplum nezdinde gereken saygınlığa sahip olmadığı düşüncesindedir. Değersizleşme sağlık çalışanlarının verdiği hizmete yabancılaştırmaktadır.

Sağlıkta şiddet de tırmanmaktadır. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet son yıllarda artış göstermekte, önemli bir iş sağlığı ve güvenliği sorunu oluşturmaktadır. Günde 50’nin üzerinde sağlık çalışanı şiddete maruz kalmakta, şiddet kimi zaman can almaktadır.

Sağlık çalışanları, eğitim ve liyakate değil, idareye yakınlığına göre atanan yöneticilerin baskı, yıldırma ve mobbingine maruz kalmakta, çok yoğun stres altında hizmet vermektedir.

Sağlık çalışanlarının sağlığını tehdit eden tüm bu sorunların yanı sıra; özlük hakları ile beklentilerinin karşılanmaması da yoğun stres unsuru olarak karşımıza çıkmaktadır. 

Yıpranma payı hakkının tüm sağlık çalışanlarını kapsamaması, geçmişe etkili olarak işletilmiyor olması, 3600 ek gösterge konusunda verilen sözlerin tutulmaması sağlık çalışanlarının en önemli sorunlarının başında gelmektedir.

Sağlık çalışanlarının sağlığının olmadığı, nitelikli hizmet sunamadığı bir durum sadece sağlık çalışanlarını değil, tüm toplum için oldukça önemlidir. Yeni coronavirus ile ortaya çıkan uluslararası tablo göstermektedir ki,  toplum sağlığını merkeze almadan yapılandırılan bir sağlık sistemi  hem sağlık çalışanlarımız açısından hem de halkın sağlığı açısından yıkıcı süreçlere yol açmaktadır. Bu nedenle sağlık çalışanları ile ilgili sorunlar toplumsal bir konudur.Sağlık çalışanlarının çalışma koşulları acilen iyileştirilmeli, hasta yükü ve çalışma saatleri azaltılmalı,  sağlık personeli sayısı arttırılmalıdır. Sağlık personelinin aşırı ve kötü çalışma koşulları ortadan kaldırılmalıdır. Çalışma süreleri, nöbetler ve olağanüstü koşullarda çalışma biçimleri insanileştirilmeli, sağlık personelinin hizmetin en etkin biçimde yürüteceği bir model esas alınmalıdır. Sağlık çalışanlarına şiddet gösterenlere verilecek olan cezaların caydırıcı olmalıdır.

Tüm sağlık çalışanlarına geçmişe etkili olarak yıllık 90 gün yıpranma payı hakkı verilmeli, 3600 ek gösterge sözü tutulmalı, tüm personeli kapsayan kademeli olarak ek göstergeler artırılmalı, tüm ek ödemeler emekliliğe yansıtılmalı ve sabit maaş ücretlerinde artış sağlanmalıdır. Tüm sağlık çalışanları insan onuruna yaraşır bir yaşam ve çalışma koşullarına kavuşturulmalıdır.Tüm bu olumsuz koşullar içinde, karşılaştıkları tüm güçlüklere rağmen, zor ve onurlu görevi yerine getirmek için fedakârca çalışan tüm sağlık çalışanlarının 14 Mart Tıp Bayramını kutluyorum" dedi.