Kamuda yaşanan sorunların temelinde kamu personel rejimindeki aksaklıklar ve çok başlı yapı gelmektedir.

Kamuda kadrolu, 4/B sözleşmeli, idari hizmet sözleşmeli, 5393 sayılı Kanun, 4924 sayılı Kanun gibi farklı mevzuat hükümlerine göre çalışan, özlük hakları bakımından farklı ama yaptığı iş aynı olan personel istihdam edilmektedir.

Sözleşmeli personel, başta iş güvencesi olmak üzere, tayin, kurum değişikliği ve görevde yükselme gibi en temel haklardan mahrum bir şekilde görev yapmaktadır.

2011 ve 2013 yıllarında sözleşmeli personel kadroya geçirilmişti ancak bu statüde istihdama son verilmediği için sayıları yine yüzbinlere ulaştı, ailelerinden ayrı yaşayan sözleşmeli personelin hali bir insanlık dramına dönüştü.

Ayrıca Millî Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nda sözleşmeli personel arasında daha önce 4+2 yıl şimdi ise 3+1 yıla tabi sözleşmeli personel bulunmaktadır

Ayrıca Millî Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nda sözleşmeli personel arasında daha önce 4+2 yıl şimdi ise 3+1 yıla tabi sözleşmeli personel bulunmaktadır. 

Son dönemde bazı belediyelerde çalışan sözleşmeli personelin işten çıkarılmalarının, Türk Yerel Hizmet-Sen’in hukuk mücadelesi sonucunda yargı kararıyla hukuksuzluğu ortaya konmuştur.

Yaşanan gelişmeler, kamuda sözleşmeli personel istihdamının kamu hizmetlerinin devamlılığı ve tarafsızlığı ilkesine uygun olmadığını bir kere daha gözler önüne sermiştir.

Türkiye Kamu-Sen olarak kamuda iş güvencesini zayıflatan, her türlü baskı ve istismara açık bir yapı arz eden 4/B’li, 4/C’den 4/B’ye geçen sözleşmeli, geçici, vekil, idari hizmet sözleşmeli gibi adlar altında güvencesiz istihdam modelinin kaldırılmasını istiyoruz.

Hak ve sorumluluklarda eşitlik, aile birliğinin sağlanması ve adaletin bir gereği olarak istisnasız tüm güvencesiz sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi ve sözleşmeli personel istihdamına son verilmesi hususunda kararlı ve ısrarcıyız.