Bunun en acı örneği 15 Temmuz Hain Darbe Girişimidir. Devlete hizmet etmenin bilincinden uzak, adam kayırmacılıkla hak etmeden geldikleri görevlerde devletimizin ve milletimizin geleceğine kast ettiler.

Bu yüzden kamuda ehliyet ve liyakatin esas alınmasına yönelik talebemizi ısrarla dile getirmekteyiz. Çünkü bu değerler devlet yönetiminde bizim en kıymetli hazinemizdir.

Bu durumun vahametini ve acı sonuçlarını bilerek diyoruz ki, temmuz ayında gerçekleştirilecek Sağlık Bakanlığı’na bağlı kurumlarda sözleşmeli yönetici atamalarında Adalet, Liyakat ve Ehliyet ıskalanmamalıdır.

Yaşamış olduğumuz salgın döneminde Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan Bilim Kurulunda ehliyet ve liyakatin ne kadar önemli olduğunu bir kere daha gördük. Bu durumun olumlu sonuçlarına da tüm Türkiye şahit oldu.

Bu değeri yabana atmayıp en güzel şekilde taçlandırmak için yapılacak olan sözleşmeli yöneticilikte de ehliyet ve liyakatı benimseyerek yalnızca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne sadakati esas alan görevlendirmelerin yapılması gerekmektedir.

Bu sistemin benimsenmesi ile kurumlarda örgüt kültürünü, barış ortamını, adaleti, vatandaşlık olgusunu, iş dayanışmasını, görev bilincini, sevgi ve saygıyı da tesis etmiş olacağız.

“Muhakkak ki Allah, emanetleri sahibine teslim etmenizi ve insanlar arasında hakemlik yaptığınız zaman adaletle hükmetmenizi emreder. (Nisa-58)” diyen bir dinin mensupları olarak hayatımızın her alanında liyakati esas alan bir sistem oluşturmak zorundayız.

Bu değeri taçlandırmak için yapılacak olan iş, sözleşmeli yöneticilikte de ehliyet ve liyakati esas alarak objektif bir sınavla bu atamaları gerçekleştirmektir. 

Adaletin ve hakkaniyetin bir gereği olarak Sağlık Bakanlığı’ndan beklentimiz budur. 

Önder KAHVECİ 

Genel Başkan