Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Bilindiği gibi, 12 Ağustos tarihinde Ek Ödeme Yönetmeliği ve 25 Ağustos tarihinde Aile Hekimliği Sözleşme Ve Ödeme Yönetmeliği yayınlandı. Söz konusu yönetmeliklerin gerek ruhu gerekse de lafzına baktığımızda sadece hekim sağlık çalışanlarının gelir düzeylerinin arttırılmasının amaçlandığını anlamak zor değildir.

TEMEL ÜCRET YERİNE EK ÖDEME

Hekim sağlık çalışanlarına hak ettikleri düzeyde genel bütçeden artış yapılmasını sağlayamayan bakanlık, bu açığını ek ödeme ile kapatmayı amaç edindiğini ve bir takım çevrelere verdiği sözleri bu şekilde yerine getirmek istediğini açıkça ortaya koymuştur. Ne var ki, hekim sağlık çalışanlarına ek ödeme ile söz konusu artış yapılırken, diğer (GİH,THS,YHS) meslek gruplarının emeği değersizleştirilmiş ve emeklerinin karşılığı göz ardı edilmiştir.

SAĞLIK BAKANI SORUMLULUKTAN KURTULAMAYACAKTIR

Sağlık bakanının yıllardan bu yana kullandığı dil ve uyguladığı politikalarla sağlık çalışanlarını ayrıştırmayı başarması büyük bir meziyettir. Bu asla tesadüfi veya sıradan değildir. Tasarlayarak ve kasten uygulanmaktadır. Finali ise ek ödeme yönetmeliği ile yapılmıştır. Aynı iş ortamında çalışanların katkısı ile elde edilen döner sermaye gelirlerinin, çalışanların katkı düzeyleri göz önüne alınarak dağıtılması gerekirken, adaletin temeli olan hakkaniyetten uzak bu denli bir ayrışmaya, uçuruma sebebiyet vermek cesaret işidir. Akıl ve bilimle izah edilemez, hiçbir terazi ile ölçülemez. Bu bakımdan ek ödeme yönetmeliği bir finaldir. Ancak, kendilerinin yazdığı ve oynadığı oyunun sorumlulukları ağır olacaktır.

STATÜKO DEĞİŞECEK, HAK VE ADALET YERİNİ BULACAKTIR

Hürriyetçi Sağlık Sen olarak daha önce belirttiğimiz gibi, hekim dışı sağlık çalışanlarına karşı umarsız yaklaşımın asıl nedeni, sağlık bakanlığının ekseriyeti hekim olan idari yapısından kaynaklanmaktadır. (https://hurriyetcisagliksen.org.tr/haberler/saglik-bakanliginin-idari-yapisina-yonelik-perspektifimiz/) Bakan yardımcılarının, genel müdürlerin, yardımcılarının, daire başkanlarının, il sağlık müdürlerinin ve yardımcılarının neredeyse tamamı hekim idarecilerden oluşmaktadır. Hekim olmayan idarecilere öcü görmüş gibi bakan bir organizasyonla karşı karşıyayız. Tıbbi hizmetleri yürütmek üzere eğitim alan hekim arkadaşlarımız hastanelerimizde hekim açığı bulunmasına rağmen bilinçli bir şekilde idari kadrolara getirilmiştir. İdari kadrolarda mesleki dağılım dengesi tamamen ortadan kaldırılmıştır.

BU DAHA BAŞLANGIÇ, DAHA ÇOK ŞEY DEĞİŞECEK

Meslek şovenizmini tetikleyen bir takım ayrılıkçı mihraklar sağlık bakanlığı bünyesinde gün geçtikçe lobi faaliyetlerini arttırmakta, sağlık çalışanlarının emekleri üzerinden kendilerine rant devşirmektedir. Şu an izlemedeyiz. Ancak bilinmelidir ki, biz yetkili olacağız. Hürriyetçi Sağlık Sen olarak yetkili olduğumuzda sözleşmeli kadroların kaldırılması ve adaletli bir yöntemle idarecilerin atanması için mücadele edeceğiz. İdareciler hürriyetine kavuşacak, siyasetin himayesinden arındırılacak, çalışanlar özgürleşecektir. Vakit geçmeden, daha çok emeğimiz sömürülmeden, ekonomik haklarımızın yanında itibarımızı da kaybetmeden içinizdeki duyguları dışa vurun. Artık değiştirme ve hesap sorma zamanı gelmiştir. Böyle giderse çok şey kaybedeceğiz. Teslimiyeti değil, hürriyeti seçelim.