Sağlık emekçilerine tavandan yapılacağı açıklanan ek ödemelere ilişkin açıklama yapan Ankara Tabip Odası (ATO) Yürütme Kurulu, eşitsiz olan ödemelerin çalışma barışını bozduğunu ifade ederek, performansa dayalı ücretlendirmeden vazgeçilmesi çağrısında bulundu.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 23 Mart 2020’de sağlık emekçilerine tavandan ek ödeme yapılacağını açıklamasının ardından 3 ay boyunca sağlık emekçilerine döner sermaye ödemelerinin tavandan yapılması ile ilgili ikinci ödemeler 15 Mayıs’ta yapılmıştı. Konuyla ilgili yazılı açıklama yayımlayan ATO Yönetim Kurulu, yapılan ödemelerin iş barışını bozduğunu, çalışanlar arasında yapılan performansa dayalı ücretlendirmeden vazgeçilmesi çağrısında bulundu.  

Koronavirüsün (Kovid-19) sağlık çalışanlarının sağlığının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Sağlık hizmetini sadece devasa kapalı alanlardan ibaret sayan popülist uygulamaların pandemi karşısında yetersiz kaldığı, sağlık hizmeti sunumu bileşenlerinin yani her basamaktaki sağlık çalışanlarının koşullarıyla orantılı bir şekilde başarılı mücadele verilebildiği herkes tarafından görüldü” diye belirtildi.

"SAĞLIK BİR EKİP İŞİ"

Sağlık hizmetinin bir ekip işi olduğuna ve çalışma koşullarının fiziki mekan düzenlemesinden ibaret olmadığına vurgu yapılan açıklamada, 3 ay süresince sağlık emekçilerine döner sermaye ödemelerinin tavandan yapılacağı açıklaması hatırlatıldı. Yapılan ödemelerin çalışma barışını bozduğunu ve eşitsizlikler barındırdığının ifade edildiği açıklamada, “Döner sermaye ödemeleri hekimler arasında çalışma koşullarına uygun, adaletli bir düzenleme ile yapılmadığı gibi hekim dışı sağlık çalışanlarına ya hiç yapılmamakta ya da çok düşük ücretlerle ödemeler yapılmaktadır. Bakanlığın açıklamasındaki gibi döner sermaye ödemelerin tavandan yapılması ise mevcut ödeme eşitsizliğini gidermediği gibi, reelde alınan ücretlerde bir değişikliğe yol açmamaktadır” denildi.

TALEPLER

“Performansa dayalı ücretlendirmeden vazgeçilmeli” denilen açıklamanın devamında şu talepler sıralandı:

“Salgınla mücadele enfeksiyon tehlikesi en fazla olan hastanelerin tüm bölümleri yüksek riskli kabul edilmelidir. Uzman ve asistan hekim, hemşire, paramedik, hasta bakıcı, temizlik işçisi, teknisyen, tekniker, idari personel, ebe,… kısaca tüm sağlık emekçilerine kadro ve istihdam biçimi ayrımına bakılmaksızın emekliliğe yansıyacak temel ücret verilmelidir. Yoksulluk sınırının 7 bin TL’yi geçtiği ülkemizde sağlık çalışanlarının ve ailelerinin insanca yaşamasına yetecek temel ücretlerinin en düşük 7 bin 300 TL olarak belirlenmesi ivedilikle gereklidir. Salgın süresince tüm sağlık çalışanlarına çift maaş ödemesine ilaveten bir yıllık yıpranma payı ve bir derece ilerleme gerçekleştirilmelidir.”