Bir hastanenin Acil Servis Sorumlusu olarak görev yapan Prof. Dr. Yusuf Çevik, acil servislere ortalama yaklaşık 2500 hasta geldiğini ifade ederek büyük bir kitleye az sayıda personel ile hizmet verdiklerini, hekim başına 200 hasta düştüğünü söyledi.

“BİZ KENDİ ARAMIZDA BUNA SARI SERUM HASTALIĞI DİYORUZ”

Acil servis hastalarıyla yaşanan en büyük polemiklerden biri de “serum.” Çevik, “Biz bu ısrara bir isim taktık. Adı sarı serum hastalığı. Bunu almadan kendilerini iyi hissetmeyen hastalarımız var. İnsanlar serumla iyileşmeyi alışkanlık haline getirmişler” diye konuştu.

“ŞİDDETE MARUZ KALMAMAK İÇİN SERUM VEREN HEKİMLER VAR”

Uzmanlar serum ihtiyacı olmayan hastalara iğne ya da ilaç yazıyor ancak bu durum hastaların çoğunluğunu tatmin etmiyor. Çevik, “Bu konuda baskı yiyoruz aslında. Fiziksel bir şeye maruz kalmamak için arkadaşlarımız en kolay çözüm olarak maalesef serum takıyor” diyerek hekimlerin yaşadığı probleme değindi.

GÜNDE YAKLAŞIK 300 SERUM

Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin acilinde günde yaklaşık 300 serum takılıyor. Çevik, “Tabi ki seruma ihtiyacı olan hastalar oluyor. Hepsine bu ısrar yüzünden serum takıldığını söylemiyoruz ama bu ısrar başkalarının haklarının ihlal edilmesine neden oluyor” dedi. Bu durumun acil servislerdeki yoğunluğu katladığını belirten Çevik, “Birkaç dakikada çözülebilecek bir hastanın şikayeti serum yüzünden 3 saati buluyor. Bu da acil servislerdeki kalabalık görüntülerin artmasına neden oluyor” diye konuştu.

Çevik, hastaların acil servislere gelmeden önce kendilerine “Gerçekten acil servise gitmemi gerektiren bir durum var mı” diye sormaları gerektiğini de ekledi.