Soru: Merhabalar ben özel bir hastanede 4A lı sigortalı diş teknikeri olarak 12.06.2013 -24.01.2020 tarihleri arasında çalıştım. 04.02.2020 tarihinde de sözleşmeli olarak atandığım ağız diş sağlığı merkezinde diş teknikeri olarak işe başladım.

1) Görev belgemi çalıştığım kuruma teslim ettim.6.5 yıllık çalışma sürem tam olarak sayılacak mı?

2) 1 yılımı doldurmadan yıllık izin kullanabilecek miyim?

3) Yıllık izin gün sayısı konusunda hizmet sürem nasıl bir avantaj sağlayacak?

4) Sözleşmeli olduğum için memur mu yoksa işçi mi göründüğüm ve sigortamin 4 B mi yoksa yine 4 a mı olduğu ?konularında sizden bilgi almak istiyorum şimdiden teşekkürler.

Cevap:

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4B maddesi kapsamında çalışan sözleşmeli personel sosyal güvenlik bakımından 5510 sayılı Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalıdır. Yani kamu veya özel sektörde çalışan işçilerle aynı sosyal güvenlik sistemine tabidir. İşçilerden farkı iş sonu tazminatının hesabında ortaya çıkmaktadır. İşçilerin kıdem tazminatında brüt ücret esas alınırken 4/B'li personel tazminatını brüt ücretinden değil emsali devlet memurunun alabileceği emekli ikramiyesi tutarından almaktadır.

Sosyal güvenlik bakımından aynı kapsamda olduğu için sözleşmeli personel olarak atanmadan önce özel sektörde çalışılan sürelerin tamamı herhangi bir hizmet birleştirmesi yapılmaksızın emeklilik bakımından dikkate alınacaktır.

Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların 3. maddesinde, "Sözleşmeli personelin ücreti; pozisyon un-va-nı, bu unvana ilişkin eği-tim düzeyi, kamu kurum ve kuruluşlarında aynı kadro veya pozisyon unvanında geçen hizmet süresi dik-ka-te alınarak tespit edilir..." denilmektedir. Bu hükme göre sözleşme ücretinin belirlenmesinde sadece kamuda ve aynı unvanda geçen süreler dikkate alındığından özel sektörde çalıştığınız sürelerin ücretinize bir etkisi olmayacaktır. Bırakın özel sektörü kamuda, hatta sözleşmeli personel statüsünde farklı unvanda çalışılan süre bile mesleki kıdemde dikkate alınmamaktadır. Bu yüzden büyük bir çaba sonucu farklı pozisyona atanan sözleşmeli personelin mesleki kıdemi sıfırlanmakta ücreti düşebilmektedir.

Esasların 9. maddesinde ise, "217 sayılı Devlet Personel Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci maddesinde belirtilen kurumlarda geçen hizmet süresi, bir yıldan on yıla kadar olan personele yirmi gün, on yıldan fazla olanlara otuz gün ücretli yıllık izin verilir." hükmü yer almaktadır. Bu hüküm gereğince sadece kamu kurum ve kuruluşlarında geçen süreleri yıllık izin süresine esas alınan hizmet süresinin hesabında dikkate alındığından özel sektördeki çalışmalarınızın bir faydası olmayacaktır. Aynı maddenin sekizinci fıkrası yıllık izin hakkı bulunmayan sözleşmeli personele mazeretleri nedeniyle bir sözleşme dönemi içinde toplamda on günü geçmemek üzere ücretli mazeret izni verilmesine imkan sağlamaktadır. Bu hüküm sayesinde yeni başlayan ve yıllık izne hak kazanamayan sözleşmeli personel mazeret halinde izin kullanabilecektir.

Sözleşmeli personelde durum bu olmakla birlikte memurlarla kıyaslama yapacak olursak memurlar bu konuda daha avantajlıdır. Hangi unvan veya hizmet sınıfında olursa olsun memuriyette geçen bütün hizmetler kıdemde dikkate alınmaktadır. Belirli hizmet sınıfları için bırakın kamuyu özel sektörde çalışılan süreler bile hem yıllık izin için hem de memuriyet kıdeminde dikkate alınmaktadır.

Sözleşme ücreti belirlenirken sadece kamu kurum ve kuruluşlarında aynı kadro veya pozisyon unvanında geçen hizmet süresinin dik-ka-te alınması sözleşmeli personeli mağdur etmektedir. Sorunun ya Esaslarda değişiklik yapılarak ya da toplu sözleşme sürecinde çözüme kavuşturulmasının gerekli olduğunu değerlendiriyoruz.

Editör: Haber Merkezi