Soru : Memur hakkında ceza davası diye açıldı idari soruşturma bekletilebilir mi? Olay üzerinden şu anda 13 ay geçti herhangi bir soruşturma geçirmedim. Bana daha sonra dava sonucuna göre soruşturma açıyoruz diyebilirler mi?

Cevap: Devlet Memurları Kanununun 136. Maddesine göre aynı olaydan dolayı memur hakkında ceza kovuşturmasına başlanmış olması, disiplin kovuşturmasını geciktirmemekte, memurun ceza kanununa göre mahkum olması veya olmaması halleri ayrıca disiplin cezasının uygulanmasına engel olmamaktadır.

Kanunun 127. Maddesinde ise, "Bu Kanunun 125 inci maddesinde sayılan fiil ve halleri işleyenler hakkında, bu fiil ve hallerin işlendiğinin öğrenildiği tarihten itibaren;
a) Uyarma, kınama, aylıktan kesme ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezalarında bir ay içinde disiplin soruşturmasına,
b) Memurluktan çıkarma cezasında altı ay içinde disiplin kovuşturmasına,
Başlanmadığı takdirde disiplin cezası verme yetkisi zamanaşımına uğrar.
Disiplin cezasını gerektiren fiil ve hallerin işlendiği tarihten itibaren nihayet iki yıl içinde disiplin cezası verilmediği takdirde ceza verme yetkisi zamanaşımına uğrar." hükümleri yer almaktadır.

Söz konusu hükümler birlikte değerlendirildiğinde, yargılama sürecinin devam etmesinin, memur hakkında disiplin soruşturması yapılmasına veya yapılan soruşturmanın durmasına etkisi bulunmadığı kesin olarak anlaşılmaktadır. 127. maddede öngörülen zaman aşımı süreleri dolabileceğinden, yargılama sürecinin sonuçlanmasını beklemek mümkün değildir. Kanun hükmü açık olup, yargılama sürecinin disiplin zaman aşımını durdurucu veya kesici etkisi bulunmamaktadır. Yargılama devam ediyor olsa bile başlamış olan disiplin soruşturması tamamlanacak, soruşturma raporunun içeriğine göre disiplin cezası verilecek veya verilmeyecektir.

Bu durum uygulamada sorunlar yaşanmasına sebebiyet vermektedir. Mahkemede beraat ettiği halde disiplin cezası verilmesi veya tersi olarak mahkum olduğu halde disiplin cezası almama durumları oluşabilmektedir.

Ancak, disiplin süreci devam ederken yargılamanın sona ermesi halinde verilen mahkeme kararının disiplin cezası verilmesi veya verilmemesi üzerinde etkisi bulunmaktadır. Danıştay 10. Dairesinin 27.10.1987 gün ve E.1987/2015, K.1987/1721 sayılı Kararında, "Bir kamu görevlisinin üzerine atılı disiplin suçu, aynı zamanda ceza yasasına göre suç niteliğinde ise ve ceza yargılaması sonucunda suçun unsurlarının oluşmaması ya da suçun o kişi tarafından işlenmediğinin saptanması gerekçesiyle ilgili beraat etmiş ise bu beraat kararının disiplin cezası verilmesindeki bağlayıcılığı tartışmasızdır. Ancak delil yetersizliği nedeniyle verilen bir beraat kararı, disiplin cezası verilmesi konusunda mutlak anlamda bağlayıcı nitelikte değildir. Esasen ceza hukuku açısından da delil yetersizliği nedeniyle verilen beraat kararı tam aklanma niteliği taşımamaktadır. Bu nedenle davacının, delil yetersizliğinden beraat etmesi karşısında olayın, disiplin soruşturması sırasında toplanan deliller ve tanık ifadeleriyle irdelenmesi gerekmektedir." denilmektedir. Bunun tersi bir durumda yani, yargılama sonucu suçu sabit görülerek mahkum olan bir memur için idarenin disiplin sürecinde bu fiil işlenmemiştir diyerek soruşturmayı sonuçlandırması doğru olmayacaktır.

Sonuç olarak, 657 sayılı Kanunun 127. maddesinde belirtilen süreler geçtikten sonra idarenin mahkeme kararını gerekçe göstererek soruşturma açması ve disiplin cezası vermesi mümkün değildir. Ancak yargılama sonucunda verilen mahkumiyet kararı memurluğa engel nitelikte ise idarenin 98/b maddesi kapsamında ilgilinin memuriyetine son vermesi gerekecektir.