Cumhuriyet Savcısı, mütaalasında mağdura söylendiği iddia edilen sözün, onur, şeref ve saygınlığı rencide edici boyutu olan 'hakaret ' suçunun oluşmadığını belirtti.
Sağlık çalışanlarına yönelik şiddete çabuk müdahale etmeyi amaçlayan 'beyaz kod' uygulamasını Türkiye'de en çok kullanan doktor olan, Acil Tıp Uzmanı Dr. Güneri Kuruöz, hastenede görevli olduğu geçtiğimiz 17 Ocak'ta bir çocuk annesi İrem Ensari Ülkü'nün gelerek kendisinden ısrarla ultrason çekilmesini istediğini, yapılacak tetkikler sonrası ultrasona karar verilebileceğini söylemesine rağmen, hastanın kendisine 'siz ne biçim doktorsunuz, hiç birşey bilmiyorsunuz' diye hakaret ettiğini belirtip şikayetçi oldu. 

Şikayetin ardından, özel bir şirkette çalışan İrem Ensari Ülkü, hakkında Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'Hakaret' suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. 

Bugün ilk kez görülen davaya tutuksuz yargılanan sanık İrem Ensari Ülkü, avukatı Ozan Dora, davacı doktor Güneri Kuruöz ve avukatı katıldı.

Üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini belirten sanık İrem Ensari Ülkü, "Ben doktora hakaret etmedim. Allah korkusu olan bir insanım. Olay günü şiddetli sancım vardı. Bir kaç gündür de sancı çekiyordum. Ancak ne olduğunu anlayamadım. Ağrı kesici kullandım, böbreğime vurdu. Ben de ağrılarımın nedenini öğrenmek için hastanenin acil servisine gittim. Müştekiden muayene etmesini istedim. Hiç yüzüme bakmadan hemşireye ağrı kesici yazmasını söyledi. Ben de kendisine 'doktor bey, bu ağrı kesiciyi kabul etmiyorum. Bende yan etki yaratacak, daha önce de oldu. Belki alerji durumu olabilir. Ultrason çekilmesini istiyorum' dedim. Evrağı iptal etmesini istedim. Çık dışarı diye bağırdı. Beni herkesin önünde rencide etti. Kendisine, 'nasıl davranıyorsunuz, nasıl bir yaklaşım bu. Ben önce bir hastayım' dedim. Eliyle bana kapıyı gösterip 'çık dışarı' dedi. Bir düğmeye bastı. 'Beyaz kod' diye bağırdı. Odaya polis ve güvenlik gelip, beni dışarı çıkardı. Müştekiye, 'siz ne biçim doktorsunuz, hiç birşey bilmiyorsunu ' diye bir söz söylemedim. Suçlamayı kabul etmiyorum, beraatimi talep ediyorum" dedi. 

"Olay sanığın anlattığı gibi değil"

Olayın olduğu tarihte acil serviste nöbetçi olduğunu söyleyen müşteki doktor Güneri Kuruöz, "Sanık muayeneye geldi. Rahatsızlığını sordum. Kendisi yan tarafının ağrıdığını söyledi. Israrla ultrason çekilmesini istedi. Ben kendisine ancak muayene ve tahlilerden sonra karar vereceğimi söyledim. Hatta ağrılarını da dindirebileceğimi belirttim. Israrla bana ultrason çekilmesini istediğini belirtti. Dışarıda çok sayıda bekleyen hasta vardı. Onların hakkını gasp edilmesine göz yumamayız. Yoksa hastalar bize şiddet uygulayabiliyorlar. Sanık beni 10 dakika kilitledi. İşimi yapmamı engelledi. O sözleri söyleyince, beyaz kod kullandım. Şikayetiçiyim. Cezalandırılsın" dedi.
Sanığın avukatı Ozan Dora, müvekkilinin müştekiye hakaret edici bir söz söylemediğini, suçu işlemediğini belirtip, beraat kararı verilmesini talep etti.

Duruşma Savcısı Ümit Uyanık, mütaalasında sanığın, mağdura söylediği iddia edilen sözün, onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutlu olmadığını, hakaret suçunun oluşmadığını belirttip, beraatine karar verilmesini talep etti.

Duruşma hakimi Bayram Yılmaz da talepler doğrultusunda sanığın suçu işlediği yönünde unsur oluşmadığını belirttip beraat kararı verdi.

Kararın ardından konuşan sanığın avukatı Ozan Dora, müşteki doktorun Türkiye'de en çok 'beyaz kod'u kullanan kişi olduğunu, şikayetçi olduğu bir çok davanın beraatle sonuçlandığını, halen bir çok davasının devam ettiğini, müvekkilinin müştekiye hakaret etmediğini ve bunun verilen karar ile kanıtlandığını söyledi. 

Doktorun avukatı ise kararı temyiz edeceği belirtildi.