Şehit annesi Emine Albayrak’ın yakınlarından tek kuruş alınmaması gerekirken cenaze yıkama ve defin işlemleri için Yiğit Cenaze Yıkama isimli şirketin 600 TL alması skandalıyla ilgili Düzce Üniversitesi Eğitim, Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nden beklenen açıklama geldi. Öncü Haber’e konuşan Başhekim Prof. Dr. Öner Abidin Balbay, söz konusu firmayla üniversite veya hastane olarak herhangi bir anlaşma olmadığı ve ailenin kendi tasarrufuyla yıkama desteği aldığını söyledi. Prof. Balbay, kadın gassal için her sene kadro talep edildiğini ancak herhangi bir sonuç alınamadığını belirterek, “Şehit yakınımız bize gelseydi ve durumu anlatsaydı. Elimizden geleni yapardık. Bunu yapacak kadar da manevi duygulara sahibiz. Bize şehidimizin emanetine karşı kayıtsız kalmazdık” dedi.

6 Haziran 1993 tarihinde Mardin’in Ömerli ilçesine bağlı Kömürlü Köyü’nde PKK’lı teröristlerce girilen çatışma sonucu şehit olan Düzceli Tadat Özcan’ın  koronavirüse yakalanan annesi Emine Albayrak, tedavi gördüğü Düzce Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde 29 Aralık Salı günü yaşama veda etti. Bu vatanı korumak için canlarını feda eden şehit ailelerinden bu tür hizmetler için para alınmaması yönetmeliklerle ortaya konmuş iken şehit ailesi olduğunu bile bile Yiğit Cenaze Hizmetleri Şirketi’nin cenazeyi yıkamak karşılığında aileden 600 TL alması tepkiye neden oldu.

“HASTANEMİZE KADIN GASSAL KADROSU TAHSİS EDİLMEDİ”

Konu ile ilgili Düzce Üniversitesi, Eğitim, Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Öner Abidin Balbay’dan açıklama geldi. Prof. Balbay, hastanede uzunca süredir kadın gassal olmadığını söyleyerek, “Her sene Sayın Rektör Hocam devletten kadın gassalla ilgili kadro talebinde bulunuyor. Bir türlü biz bu kadroyu temin edemedik. Ne zaman ki bu talebimiz karşılanır bu sorun ortadan kalkacak. Ama kadın gassal olmadığı için takdir edersiniz ki kadın mevtaların da yıkanması gerekiyor. Bunun için de iki yol yol. Birincisi kişiler kendileri alıp götürüp evde ya da defin edilecek camide bu hizmeti alıyorlardı. Şu anda kadın gassalımız olmadığı için ya kendileri dışarıdan tanıdıkları birini çağırıp yıkatıyorlar ya da bu tür firmalardan talepte bulunuyorlar” dedi.

“FİRMAYLA HERHANGİ BİR ANLAŞMA VEYA ORGANİK BAĞ SÖZ KONUSU DEĞİL”

Hastane veya üniversite olarak söz konusu firmayla hiçbir bağ ve anlaşmalarının olmadığını vurgulayan Prof. Balbay, “Bizim için dışarıdaki herhangi bir firma. Bizim hizmet aldığımız ya da bizim adımıza faaliyet yürüten bir firma kesinlikle değil. Mevta yakınları bu firmadan gassal talebinde bulunmuşlar. Özel firma oldukları için de firma ücretine mukabil bu hizmeti yapmaya çalışmış gördüğümüz kadarıyla ve bizim gasilhanemiz kullanılmış. Bizim konuyla ilgili mevtanın burada vefat etmesi dışında bir bağımız yok” ifadelerini kullandı.

“BURADA VEFAT EDEN HASTALARIMIZ İÇİN GASİLHANEMİZ KULLANIMA AÇIK”

Hastane içerisinde vefat eden hastaların yıkanma sürecinde hastaneye ait gasilhanenin mevta yakınlarının talebi üzerine kullanıma açık olduğunu belirten Balbay, “Burada yıkayamazsınız götürün eviniz de ya da camide yıkayın demek hiç şık değil. Kullanmayız diyemeyiz. Diyelim ki köyünden bir kadın tanıyor getiriyor mevtasını yıkatıyor. Çünkü burada ölmüş. Gassal olsa bu sorun çözülecek. Dolayısıyla burada yıkama işlemi için kimin getirildiğiyle ilgili bizim bir bağımız yok” açıklamasında bulundu.

“ŞEHİDİMİZİN EMANETİNE KAYITSIZ KALMAZDIK”

Şehit yakını ailenin yaşamış olduğu durumla ilgili büyük üzüntü duyduğunu dile getiren, “Hasta yakını bize gelip dese ki bizim durumumuz budur. Başımız üstüne. O konuda bir beis yok. Başka türlü bizim bunu bilme şansımız yok. Şehit yakını olan arkadaşımız bize gelseydi ve durumu anlatsaydı. Biz Valiliği ve Aile Sosyal Politikalar Müdürlüğü’nü arar konuyu iletirdik. Hiçbir şey yapamazsak biz aramızda para toplar firma ücret iadesi yapmıyorsa parasını biz verirdik. Bunu yapacak kadar da manevi duygulara sahibiz. Bize şehidimizin emanetine karşı kayıtsız kalmazdık” ifadelerini kullandı.