Türk Tabipleri Birliği’nin ‘Şehir Hastaneleri’ kitabına göre; Şehir hastaneleri sorun yaratan bir durum da. Bunun başlıca nedeni ise; işletmecilerin sağlık hizmetleri deneyimi olmaması ve başhekimlerin söz hakkı olmaması.

Kitaba göre ilk aşamada daha sık görülen sorunlar zamanla çözülüyor ancak hastanenin eksikleri ya da ihtiyaçları söz konusu olduğunda, başhekimin yüklenici firmayı ikna etmesi hâlâ zaman alıyor.

Başhekimlerin bu sebeple sıkıntılar yaşadığı ve bazı şehir hastanelerinde başhekimlerin göreve geldikten kısa süre sonra istifa ettiği bilgisine de kitapta yer veriliyor.

Şubat 2017’de açılan Mersin Şehir Hastanesi’nde bugüne kadar 4 kez başhekim değişti.

Mersin Tabipler Odası Başkanı Antmen, bu durumun Mersin’e özel olmadığını söylüyor:

“Taşeron eliyle her iş yaptırılıyor. Güvenlik, yemek, temizlik… Bunlar tıbbi şeyler değil ama radyoloji, radyolog, onkoloji, laboratuvar hizmetleri, bunların hepsi şirketler eliyle verilen hizmetler. Hiçbir şey başhekimliğin yetkisinde bile değil. Bir hekim bir serviste bir şeye ihtiyaç duyduğu zaman doğrudan taşeron firmanın yetkilisiyle görüşmek zorunda kalıyor.

“Başhekim dayanmıyor çünkü bir yetkisi yok. Bir ihale yapılıyor imzalayacaksın deniliyor. İhtiyaç, ihaleye çıkılmış, 3 ay sonra usulsüz yapılmış diye icra çıkılıyor başhekime. 6 ay sonra bakıyor ki oradaki imza memuru dışında hiçbir şey değilsin, istifa edip gidiyorlar. Şu anda maaşına haciz gelmemiş idareci yok Mersin Şehir Hastanesi’nde.”