Köşe Yazarı Sedat Bostan “sağlıkta ek ödeme ve yeni dönem” başlıklı bugünkü yazısında Sağlık Bakanlığının çıkardığı Ek Ödeme Yönetmeliğinin detaylarını aktardı.

Sedat Bostan’ın O Yazısı:

Pandemi sürecinde sağlık çalışanları büyük bir özveri ile çalıştılar. Pandeminin büyük bir yıkım ve infiale dönüşmesini engellediler. Sağlık çalışanlarının bu fedakârlıkları toplum ve yöneticiler tarafından takdir edildi. Böylece ülkemiz covid ile mücadelede başarılı olan ülkeler arasında girdi. Elbette bu başarı da bilim kurulu ve üst yöneticilerin payı büyüktü.

Sağlıkta dönüşüm ile geçilen performansa dayalı döner sermaye ödemesi sistemi, ilk yıllarda hekim ve sağlık çalışanlarına tatmin edici bir performans ücreti alma imkânı tanıyordu. Hastanelerin sundukları sağlık hizmetleri ücretlerinin güncellenmemesi, enflasyon karşısında erimesi, birçok hastanenin döner sermaye gelirlerini çok düşürdü. Hastaneler döner sermaye gelirlerinden cari hizmet harcamalarını karşılamakta zorlanır hale geldi. Hekim ve sağlık çalışanlarına döner sermayeden performans ödeyemez veya çok düşük miktarlar ödeyebilir hale geldiler.

Sağlık Bakanlığı hastaneleri, global bütçe uygulaması sayesinde hizmetlerinde sorun yaşamadı. Fakat üniversite hastanelerinde tıbbi malzeme ve ilaç temini gibi konularda önemli sorunlar yaşanmaktadır. Birçok üniversite hastanesi personeline döner sermaye ödemesi yapmakta zorlanmaktadır.

Normalleşme süreciyle birlikte, sağlık sisteminde birikmiş mali problemler, personel yetersizlikleri, istihdam sorunları, sağlıkta şiddet ve covid sonrası aşırı hasta yoğunluğu gibi olumsuzlukların oluşturduğu sorunlar yumağı büyük bir patlamayla kendini gösterdi.

Sağlık Bakanlığı Ek Ödeme Yönetmeliği ile çıkararak sağlık çalışanlarına yapılan ödemelerde bir takım iyileştirmeler gerçekleştirdi. Yönetmelik ek ödemeyi; temel ek ödeme ve teşvik ek ödemesi olarak önce ikiye ayırdı. Temel ek ödemeyi de, sabit ödeme ve taban ödeme diye adlandırdı.

Sabit ödeme, hekim ve sağlık personeline çalıştığı günler üzerinden, hastanenin döner sermayesinden bağımsız olarak, doğrudan ödenen bir ücret; bu ücret uzman hekimlere ve hastanede çalışan pratisyen hekimlere on bin, aile hekimlerine beş bin TL civarında yansıdı.

Teşvik ödemesi ise hekim ve sağlık çalışanın sağlık hizmeti üretimindeki performansına bağlı olarak ödenecek. Aile hekimlerinin de hasta muayenelerini performans kapsamına alan bir uygulama. Bu uygulama ile aile hekimlerinin hasta muayene sayısını artırmak, hastaneye başvuru sayısı azaltılmak hedeflenmektedir. Aile hekimleri günlük ortalama seksen civarında hasta muayene ettiklerinde ek teşvik ödemesini tam olarak alabilecekler. Bunun tutarı da yaklaşık beş bin TL olarak hesaplanmaktadır.

Devlet memuru hekim ve sağlık personelinin temel (sabit) ek ödemesi, disiplin cezası ile, sözleşmeli aile hekimlerinin ise ceza puanı ile ilişkilendirilmiş. Aile hekimleri temel ek ödeme ile ceza puanı arasında ilişki kurulması hususunda bazı endişelerini ifade etmektedirler.

Temel ek ödeme düzenlemesi, Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık tesislerinde çalışan diğer pratisyen hekimler ve sağlık personelini de kapsamaktadır. Sağlık personeli için yeni bir ücretlendirme sistemi getirmektedir. Bu kapsamda sağlık personelinin gelirlerine beş yüz ile bin TL arasında bir yansıma olduğu hesaplanmaktadır.

Sağlık Bakanlığı hastanelerinde çalışan üniversite mensubu hekim öğretim üyeleri bu düzenlemeden yararlanıyorlar. Üniversite hastanelerinde çalışan öğretim üyesi hekimler, asistanlar ve sağlık çalışanları için YÖK kendi yönetmeliğini hazırlıyor.

Temel ek ödeme düzenlemesiyle sağlıkta performans temelli ücretlendirme sistemi, sağlıkta dönüşüm öncesindeki sabit ücretlendirme sistemine biraz daha yaklaşmıştır. Aile hekimlerine getirilen teşvik ek ödemesi ise birinci basamak tedavi hizmetlerini de performans kapsamına katmıştır. Değişen şartlara göre sistem de yenilikler yapmak yaşamın ve yönetmenin doğasında vardır.

Sağlık yöneticileri; kamu sağlık ücret (SUT) tarifesinin güncellenmemesi ve ortaya çıkan yeni durumlar karşısında kamu sağlık personeli için yeni bir ücretlendirme prosedürü tanımlamıştır. Hedef, kamuda çalışan hekimlerin ve sağlık personelinin yurtdışına ve özel sektöre gitmesini engellemek, kamu sağlık sektörünü özellikle hekimler açısından cazip hale getirmektir. Hatta özel sektörden kamuya dönüş beklentileri de ifade edilmektedir.

Ek ödeme düzenlemesi, önemli bir kaybı telafi etmekle beraber, derde çare olup olmadığı önümüzdeki süreçteki gerçekleşmelerle görülecektir.

Elbette bu düzenlemelerin temel amacı; kamu sağlık tesislerinde sunulan sağlık hizmetlerinin etkili, verimli ve hakkaniyete uygun bir şekilde hastaya yansıma kalitesini artırmaktır. Hayırlı olsun…

Editör: Haber Merkezi