Ordu Devlet Hastanesinde görev yapan bir doktor hakkında yapılan soruşturmaların müfettiş raporları ile tespit edildiği halde o doktorun hala görevinin başında olması ve hakkında yasal veya idari bir işlem yapılmamasına büyük tepki gösteriliyor. Ordu valiliği ve İl sağlık müdürlüğü bu skandala sessiz kalacak mı?

Aylardır gazetemize gelen bazı ihbarları değerlendirdiğimizde yaptığımız bir araştırma sonucu Ordu Devlet Hastanesinde görevli  Ç.Y. adlı genel cerrahi uzmanı bir doktorun görevinde usulsüzlükler yaptığı gerekçesiyle  hakkında idari yönden yaptığı yolsuzluk iddiaları  müfettiş raporları ile belgelendiğini öğrenmiş bulunuyoruz.

Doktor Ç.’ın hakkındaki iddialar ise oldukça yenilir, yutulur cinsinden değil. Yazılmaması gereken ilaçlar yazılmış, tanış eczanelere gönderilmiş, yaptığı ameliyatları farklı işlemlerle yönlendirmiş, çocukların beslenmesinde kullanılan ve yazılmaması gereken toplam 1,5 milyon lira değerinde mama yazıldığı ve aynı eczaneden bu ilaçların alınmasının dikkat çektiği öğrenilerek satışı yapılan ilaçlardan aynı  eczaneden belli bir komisyon aldığı iddialarının yanı sıra sağlam bazı kişilere askerlik yapamaz raporu verildiği, yapılan incelemeler tutanakla  müfettiş raporları ile tespit edildiği ve bu olayın Hastaneye gelen müfettiş incelemesi ile tespit edilerek  hakkında rapor tutulduğu belirtiliyor.

Bu nedenle söz konusu doktor başka bir ile göreve gönderilmiş, 3 yıl süreyle de Kademe durdurma cezası aldığı halde halen yine Ordu Devlet hastanesinde aynı görevinin başında olması sağlık camiası ve olayı bilenler tarafından şaşkınlıkla ve hayretle takip edilmektedir.

Ayrıca Ç.  adlı doktor, bu olaylardan sonra bağlı bulunduğu sendikadaki görevinden de alınarak normal üyelik durumuna düşürüldü. Ancak, bu konuda sendikalara da ne gibi görevler düşeceği ve nasıl bir işlem yapacakları da merak ediliyor.

ARKASINDA AKP’Lİ MİLLETVEKİLİ VARMIŞ..

Bu kadar olaylara ve yolsuzluk iddialarına adı karışan Doktorun siyasi olarak çok büyük torpili olduğu da iddia ediliyor. Arkasında AKP’li bir Ordu milletvekili ile bazı AKP yöneticilerinin olduğu ve bu olayı örtbas etmeye çalıştıkları iddiaları da gündemden düşmüyor. Öte yandan müfettişin doktor hakkında tuttuğu raporların da Hastanede bir sır gibi saklandığının doğru olup olmadığının da sorgulanması gerekir. Olaya adı karışan doktorun da çok iyi bir varlık ve servet sahibi olduğu da çevresi ve meslektaşları tarafından söylenmektedir.

ŞİMDİ SORUYORUZ?

Doktorlar görevine başlarken Hipokrat yemini ederler. Milletvekilleri de seçimi kazanıp milletvekili olduktan sonra TBMM’de Türk milleti adına ant içerek yemin ederler. Hipokrat yemini eden doktor da görevini en iyi şekilde yapacağına dair Hipokrat andı ederek görevini en iyi şekilde yapacağına dair yemin ederler ve söz verirler.

Son iki yıldır içinde bulunduğumuz Koronavirüs  salgını nedeniyle canımızı emanet ederek kendilerine son derece güvendiğimiz ve onlara en çok ihtiyacımız olduğu ve güvendiğimiz doktorlarımızın bu gibi davranışlarda bulunması, sağlık camiasına olan bütün güven, sevgi ve itibarın kaybedilmesine neden olmuyor mu?

O halde soruyoruz?  Görevini kötüye kullanan  bir doktor nasıl bu gibi menfaat ve çıkar uğruna ettiği yemini hiçe sayar. TBMM’de ant içerek yemin eden bir milletvekili görevini kötüye kullanan ve sağlık kurumunu zarara uğratan, itibarını zedeleyen  bir doktoru  nasıl ve neden  koruyarak sahip çıkar?

Şimdi bu olayın akışını takip edeceğiz. Başta Salık bakanlığı  Ordu valiliği ve İl sağlık müdürlüğü ne gibi bir işlem yapacak takipçisi olacağız.

Kaynak: Yön Gazetesi

Editör: Haber Merkezi