Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ise pandemi boyunca büyük bir maharetle kullandığı sosyal medya hesabından dün şöyle bir açıklama yaptı:

“Her sağlık personeli hayatınızla ölüm arasındaki köprüde kollarını açmış duruyor. Onlara gerekli saygıyı gösterelim ve teşekkürü bir borç bilelim.”

Okuyunca kulağa hoş gelen bir cümle olmakla beraber ben bu “çoğul özneli” çağrılara uyuz olurum.

Bunun anlamı şudur:

“Ben üzerime düşeni yapmayabilirim. Siz yapın hep beraber faydalanalım.”

Sayın Bakan’ın da aylardır süren çabalarına minnettarız ama onun da Bakan olarak sağlık çalışanlarına kollarını açması ve sağlık gemisini lafla yürütmemesi, üzerine düşeni yapması lazım.

Sağlık çalışanlarının, özellikle pandemi ile mücadelede doğrudan çalışanların birçok sıkıntısı var.

Mesela aile hekimlerinin pandemi olmaları halinde maaşlarında bu sabaha kadar kesinti yapılıyordu.

Bunda en küçük bir adalet var mı?

Pek çok hekim hastalarından kaptığı COVİD nedeniyle hastalanır, onlarcası bu nedenle hayatını kaybederken, COVİD 19 meslek hastalığı sayılmıyor.

Bu makul mü, insani mi?

AK Partili sağlık bakanlarının getirdiği en büyük saçmalık olan “sayısal performans kriteri” yani gün içinde baktığın hasta sayısına bağlı olarak hekimin değerlendirilmesi zırvalığı, pandemi tedavisi sırasında hastaları kurtarmak için uğrayan hekimlerin maddi olarak büyük kayıplara uğramasına neden oluyor?

Bu hak mı?

Bu listeyi daha çok uzatırım ama meselenin özü belli.

Siz de sağlık çalışanlarına kollarınızı açın lütfen.

İnsanüstü bir çaba gösteriyor olsalar da onlar da insan sonuçta!

Yazı için tıklayınız.