Altaylı, "Haftalardır bu köşede 'Covid-19 sayılarında inanılmaz bir artış var. Bakanlık artık ipin ucunu kaçırdı' dedim dedim umurunuzda olmadı. Bu köşenin okurlarını kast etmiyorum elbette. Suçlamam genele de yönelik. Koronavirüs'ün çene altından, koldan, dirsekten bulaştığını zannederek maskesi olsa bile bu bölgeleri örtmekte kullanan ya da hiç kullanmayan 'aptallardan' söz ediyorum." görüşünü savundu. 

Altaylı, "Hepimizi ve tüm sağlık sistemini tehlikeye atan sorumsuzlardan. Bakın hangi noktaya geldiğimizi Ankara’dan bir hekim tanıdığım bana yolladığı mesajda nasıl anlatıyor: 'Biliyorsunuz Ankara Şehir Hastanesi, Ankara'daki 5 büyük hastanenin tamamının taşınması ile oluşturulan ve 5 kule+ 6 ayrı binayı kapsayan 4000 civarında yatak kapasitesi olan bir kompleks. Bu dönemde odalardaki yatak sayıları artırıldı, sanırım 6000 civarına getirildi. Sadece çocuk, kadın-doğum ve kalp-damar kuleleri temiz, diğer tüm kulelerde Covid hastaları yatıyor. Dahili branşlardaki tüm hekimler Covid hastası bakıyor ve takip ediyorlardı, ancak dün gelen yazı ile artık bizler de, göz dahil tüm cerrahi branşlar da Covid hastası bakıp, yatırıp takip edecekmişiz, bu konuda yaş sınırlaması da yok dediler. Sadece immunosupressif tedavi almakta olan hekimler muaf olacakmış. Covid konusundaki durumumuzun vahameti hakkında bunlar bilgi verir sanırım.'Diğer illerde de durum farklı değil." ifadesini kullandı. 

Altaylı, "Yani sağlık sistemi çökmek üzere. Kimse devleti, bakanlığı falan da suçlamasın. Bunca uyarıya rağmen üzerimize düşeni yapmamakta ısrar edersek, devlet ne yapsın! Yeniden sokağa çıkma yasakları mı ilan etsin, yine herkesi yokluğa mı mahkum etsin! Devletin yapması gereken tek şey, maske takmayanlara yönelik çok sert yaptırımlar olabilir belki! Ama ortada öyle bir devlet de yok. Oysa maskesiz gezenler 'sağlık teröristi' ve 'toplum düşmanı.' Yani her türlü ağır yaptırımı hak eden bir güruh." yorumunu yaptı. 

Yazının devamı için tıklayın