Çölaşan yazısında şu ifadeleri kullandı:

Sevgili okurlarım, her konuda olduğu gibi bu olayda da kendilerine sorulan sorulara yanıt vermeleri ne yazık ki mümkün olmuyor.

Şimdi bazı soruları yeniden sorma zamanı geldi.

Biz yine soracağız ama yanıt hiçbir zaman gelmeyecek. Bunu bilerek soruyorum:

-Salgın her gün on binlerce insanımızı etkiliyor, günde 200'e yakın insanımızın canını alıyordu. Siz sonradan Dr. Murat Dilmener adını verdikleri bu hastanenin adını bugüne kadar hiç duydunuz mu?

Her halde duymadınız.

-Şu anda bu hastane hangi amaca yönelik çalışıyor?

-Kaç doktoru, kaç personeli var?

-Birileri para kazansın diye yurt dışından keyif için gelen paralı turistlere hizmet verdiği doğru mu?

-Daha da önemlisi, pandemi hastanesi palavrasına sığınıp saç ektirme merkezine dönüştüğü doğru mu?

★★★

Bu tek katlı prefabrik baraka hastane uğruna koskoca havalimanını devreden çıkarıp ulusal varlığımızı yok ettiler…

Ve bu hastanenin çalışıp çalışmadığı, çalışıyorsa hangi amaca yönelik olduğu, kimlere hangi hizmeti verdiği meçhul,,,

Eğer gerçekten yabancılara, özellikle de saç ektirmeye gelen paralı Arap ve Avrupalı turistlere yönelik çalışıyorsa yazıktır, günahtır, ayıptır.

Şimdi son bir karar almışlar.

Atatürk havalimanını ‘millet bahçesi' yapacaklarmış!

Ayıptır, yazıktır, günahtır.

Adam gibi bir açıklama yapabilseler öğreniriz de, yapamazlar ki!

Editör: Haber Merkezi